Yeni yargı paketi için nefesler tutuldu
Yargı paketi üzerindeki çalışmalar neticelenmek üzere. Paket kısa süre içerisinde TBMM'ye gelecek.
Editör: adalet.tv
29 Ocak 2024 - 22:25 - Güncelleme: 29 Ocak 2024 - 22:41
Milyonlarca vatandaşı etkileyen ve bazı mahkemelere, savcılık bürolarına ek iş getirecek olan yeni yarı paketinde son düzlüğe girildi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 8. Yargı Paketi'ne ilişkin, "Takvim çok uzamaz. Seçim takvimi içerisindeyiz şu anda ama Meclis seçim için tatile ayrılmadan, ara vermeden, şubat sonu gibi, marta kalmaz, şubat ortaları gibi Mecliste görüşülür." dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı bir TV programında gündemi değerlendirerek, soruları yanıtlamıştı. 8. Yargı Paketi olarak adlandırılan yeni yargı paketine ilişkin sorular üzerine Bakan Tunç, paketle ilgili çalışmanın taslak aşamasında olduğunu, yakın zamanda TBMM'de milletvekillerine sunulacağını bildirdimişti.
Bakan Tunç, "Takvim çok uzamaz. Seçim takvimi içerisindeyiz şu anda ama Meclis seçim için tatile ayrılmadan, ara vermeden, şubat sonu gibi, marta kalmaz, şubat ortaları gibi Mecliste görüşülür." ifadesini kullanmıştı.
DENETİMLİ SERBESTLİKTE ORANSAL DÜZENLEME
Toplumda cezasızlık algısının yaygın olduğunu belirten Tunç, Sekizinci Yargı Paketi'nde bu duruma ilişkin düzenlemeler de bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu algıyı ortadan kaldırmamız lazım. Düzensizlik algısını ortadan kaldıracak düzenlemelerimiz var. İki yıl ceza almışsa birisi, bir yıl sonra koşullu salıverme süresi dolar. Koşullu salıverme süresi bir yıl olduğunda denetimli serbestlik süresi de bir yıl, o zaman iki yıldan yatacak hiçbir ceza kalmaz. Dolayısıyla iki yıl ceza alan hiç cezaevinde kalmamış olur. Böyle bir durum da tabii özellikle cezası iki yılın altında, üç yılın altında suçlar bakımından 'suç işledi, yanına kar kaldı' şeklinde bir algı var. Burada yaptığımız düzenleme, bir yıllık maktu denetimli serbestlik yerine oran getirmek istiyoruz."
Yapılacak yeni düzenleme ile bir yıl ceza alan kişinin 6 aylık koşullu salıverme oranın sadece 5'te 1'lik kısmının denetimli serbestlik olmasını istediklerini belirten Tunç, "Yani bunun en az 5 ayını cezaevinde kalmış olsun diyoruz. Taslakta önerimiz bu. Tabii ki milletvekillerimizin takdirinde." diye konuştu.
TEMYİZ SÜRELERİNE DÜZENLEME
Yeni yargı paketinde temyiz sürelerine ilişkin düzenlemelerin de yer alacağına vurgu yapan Tunç, mevcut düzenlemede, iş, hukuk, ceza mahkemelerinde 7, 8, 15 gün gibi farklı temyiz, itiraz süreleri bulunduğunu hatırlattı. Adalet Bakanı Tunç, "Artık bu sorular da ortadan kalkmış olacak. Tek bir yanıt olacak. İki hafta. Bütün davalarda itiraz ve temyizde süre iki hafta olacak. Diyoruz ki, tebliğden itibaren başlasın süre ve iki hafta içinde temyiz edebilsin." dedi.
Bakan Tunç ayrıca, yeni yargı paketiyle Anayasa Mahkemesinin (AYM) pilot kararı gereği, makul sürede yargılama yapılmadığı iddialarıyla ilgili başvurular için Tazminat Komisyonu kurulacağını da bildirdi.
Bakan Tunç, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bazı usul düzenlemeleri olduğunu, buna ilişkin de yeni yargı paketinde çalışıldığını belirtti.
TÜRKİYE'NİN AİHM KARARLARINA UYMA ORTALAMASI YÜZDE 89
Adalet Bakanı Tunç, "Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere uymadığı yönünde eleştiriler var." denilmesi üzerine de "Tüm ülkelerin uyma ortalaması yüzde 79. 4374 ihlal kararı var. Türkiye'nin kararlara uyma ortalamamız yüzde 89." bilgisini verdi.
Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın, Can Atalay kararlarıyla ilgili sorunun çözüm yerinin TBMM olup olmadığına ilişkin bir soruya karşılık Tunç, şöyle konuştu:
"TBMM'de sorunlar çözülebilir, iki mahkememizin de yıpratılmaması lazım. Anayasa'nın 153'üncü maddesi 'Anayasa mahkemesi kararları bağlayıcıdır' diyor, hemen 154'üncü madde var, Yargıtay kararları da bağlayıcıdır. Yargıtay, adliye mahkemelerinden verilen kararların son inceleme merciidir. Bütün mahkeme kararları bağlayıcıdır. Ama verilen bir karar noktasında, her ikisi de Anayasa'nın bazı maddelerini farklı yorumlayarak, 'siz bu maddeyi ihlal ettiniz' diyor.
Sorunun kaynağı Anayasa, 184 kez değiştirildi. Bu değişiklikler zaman içerisinde Anayasa'mızın maddeleri arasındaki yeknesaklığı da bozdu. Şimdi siz AYM'nin mevcut yapısı içerisinde adliye mahkemelerinden verilen kararların da oraya gitmesini sağlarsanız o zaman süper bir temyiz mahkemesi olur. Ama orada o yapısal kadro var mı? Çünkü Yargıtay Ceza Genel Kurulunda ceza daireleri başkanlarının verdiği bir karar kesin hüküm, hukukçu olmayan bir kesim tarafından incelendiğinde işte orada problem oluyor. Orada mesela şu düzenlenebilir, keşke öyle bir uzlaşma olabilse; Bireysel başvuruları inceleyecek Anayasa Mahkemesi bölümü Yargıtay ve Danıştay'dan gelen üyelerden oluşur dense mesela, o zaman dersiniz ki bu kesin hükmü hukukçular incelesin. Bu anayasa değişikliği gerektiriyor. Aslında buna da itiraz edilmez."
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 8. Yargı Paketi'ne ilişkin, "Takvim çok uzamaz. Seçim takvimi içerisindeyiz şu anda ama Meclis seçim için tatile ayrılmadan, ara vermeden, şubat sonu gibi, marta kalmaz, şubat ortaları gibi Mecliste görüşülür." dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, katıldığı bir TV programında gündemi değerlendirerek, soruları yanıtlamıştı. 8. Yargı Paketi olarak adlandırılan yeni yargı paketine ilişkin sorular üzerine Bakan Tunç, paketle ilgili çalışmanın taslak aşamasında olduğunu, yakın zamanda TBMM'de milletvekillerine sunulacağını bildirdimişti.
Bakan Tunç, "Takvim çok uzamaz. Seçim takvimi içerisindeyiz şu anda ama Meclis seçim için tatile ayrılmadan, ara vermeden, şubat sonu gibi, marta kalmaz, şubat ortaları gibi Mecliste görüşülür." ifadesini kullanmıştı.
DENETİMLİ SERBESTLİKTE ORANSAL DÜZENLEME
Toplumda cezasızlık algısının yaygın olduğunu belirten Tunç, Sekizinci Yargı Paketi'nde bu duruma ilişkin düzenlemeler de bulunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bu algıyı ortadan kaldırmamız lazım. Düzensizlik algısını ortadan kaldıracak düzenlemelerimiz var. İki yıl ceza almışsa birisi, bir yıl sonra koşullu salıverme süresi dolar. Koşullu salıverme süresi bir yıl olduğunda denetimli serbestlik süresi de bir yıl, o zaman iki yıldan yatacak hiçbir ceza kalmaz. Dolayısıyla iki yıl ceza alan hiç cezaevinde kalmamış olur. Böyle bir durum da tabii özellikle cezası iki yılın altında, üç yılın altında suçlar bakımından 'suç işledi, yanına kar kaldı' şeklinde bir algı var. Burada yaptığımız düzenleme, bir yıllık maktu denetimli serbestlik yerine oran getirmek istiyoruz."
Yapılacak yeni düzenleme ile bir yıl ceza alan kişinin 6 aylık koşullu salıverme oranın sadece 5'te 1'lik kısmının denetimli serbestlik olmasını istediklerini belirten Tunç, "Yani bunun en az 5 ayını cezaevinde kalmış olsun diyoruz. Taslakta önerimiz bu. Tabii ki milletvekillerimizin takdirinde." diye konuştu.
TEMYİZ SÜRELERİNE DÜZENLEME
Yeni yargı paketinde temyiz sürelerine ilişkin düzenlemelerin de yer alacağına vurgu yapan Tunç, mevcut düzenlemede, iş, hukuk, ceza mahkemelerinde 7, 8, 15 gün gibi farklı temyiz, itiraz süreleri bulunduğunu hatırlattı. Adalet Bakanı Tunç, "Artık bu sorular da ortadan kalkmış olacak. Tek bir yanıt olacak. İki hafta. Bütün davalarda itiraz ve temyizde süre iki hafta olacak. Diyoruz ki, tebliğden itibaren başlasın süre ve iki hafta içinde temyiz edebilsin." dedi.
Bakan Tunç ayrıca, yeni yargı paketiyle Anayasa Mahkemesinin (AYM) pilot kararı gereği, makul sürede yargılama yapılmadığı iddialarıyla ilgili başvurular için Tazminat Komisyonu kurulacağını da bildirdi.
Bakan Tunç, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bazı usul düzenlemeleri olduğunu, buna ilişkin de yeni yargı paketinde çalışıldığını belirtti.
TÜRKİYE'NİN AİHM KARARLARINA UYMA ORTALAMASI YÜZDE 89
Adalet Bakanı Tunç, "Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere uymadığı yönünde eleştiriler var." denilmesi üzerine de "Tüm ülkelerin uyma ortalaması yüzde 79. 4374 ihlal kararı var. Türkiye'nin kararlara uyma ortalamamız yüzde 89." bilgisini verdi.
Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay'ın, Can Atalay kararlarıyla ilgili sorunun çözüm yerinin TBMM olup olmadığına ilişkin bir soruya karşılık Tunç, şöyle konuştu:
"TBMM'de sorunlar çözülebilir, iki mahkememizin de yıpratılmaması lazım. Anayasa'nın 153'üncü maddesi 'Anayasa mahkemesi kararları bağlayıcıdır' diyor, hemen 154'üncü madde var, Yargıtay kararları da bağlayıcıdır. Yargıtay, adliye mahkemelerinden verilen kararların son inceleme merciidir. Bütün mahkeme kararları bağlayıcıdır. Ama verilen bir karar noktasında, her ikisi de Anayasa'nın bazı maddelerini farklı yorumlayarak, 'siz bu maddeyi ihlal ettiniz' diyor.
Sorunun kaynağı Anayasa, 184 kez değiştirildi. Bu değişiklikler zaman içerisinde Anayasa'mızın maddeleri arasındaki yeknesaklığı da bozdu. Şimdi siz AYM'nin mevcut yapısı içerisinde adliye mahkemelerinden verilen kararların da oraya gitmesini sağlarsanız o zaman süper bir temyiz mahkemesi olur. Ama orada o yapısal kadro var mı? Çünkü Yargıtay Ceza Genel Kurulunda ceza daireleri başkanlarının verdiği bir karar kesin hüküm, hukukçu olmayan bir kesim tarafından incelendiğinde işte orada problem oluyor. Orada mesela şu düzenlenebilir, keşke öyle bir uzlaşma olabilse; Bireysel başvuruları inceleyecek Anayasa Mahkemesi bölümü Yargıtay ve Danıştay'dan gelen üyelerden oluşur dense mesela, o zaman dersiniz ki bu kesin hükmü hukukçular incelesin. Bu anayasa değişikliği gerektiriyor. Aslında buna da itiraz edilmez."
YORUMLAR
- 9 ay önceSayın bakanım icra iflas güncellensin rotasyon çalışma hevesini yıkıyor, baş müdürler dahi icradan kaçmaya çalışıyor biri lütfen ses olsun . 106 110 devlleten harç kaçırmaktan başka bir işe yaramıyor , 106 110 kaldırılsın , rotasyon yerine becayiiş gelsin bakın sorun yarı yarıya çözülür , eskiden kasa manueldi her türlü pislik dönmüş olabilir şimdi herşey kayıt altında rotasyon neyin nesidir
- 9 ay önceMahkum eşleri olarak tek başımıza nereye nasıl yetişeceğimizi şaşırmış durumdayız Hayat şartları zor 8.YARGI PAKETİNİN derdimize derman olacak bir infaz düzenlemesi ile madde ayırımsız olmasını bekliyoruz 4/4 2.kez tekerrür mükerrer 107/12 107/13 58. Maddeden cezaevinde olan çok mahkum var 8.YARGI PAKETİNDE öklü bir infaz düzenlemesi yapılmasını bekliyoruz Cezaevinden denetime ayrılacak yakınlarımız için devletimizden sigortalı iş imkanı istiyoruz. Toplum tarafından Sabıkalı sicili bozuk diye dışlanmasınlar Evlerine sevdiklerine bakabilecek maddi imkanları olsun Kendilerini çaresiz işe yaramaz hissetmesinler Tekrar hataya düşmesinler Tüm Milletvekillerimizden toplumsal BARIŞ adına talep ediyoruz İNFAZ KANUNU SİCİL AFFI MECLİSE GELSİN İNFAZ DÜZENLEMESİ ADİL OLSUN Mahkum ailelerinin çocukları mutsuz eşler umutsuz anaların gözüyaşlı Bu mağduriyetlerin giderilmesi adına Birlik ve beraberlik için mutluluk ve huzur için madde ayırımsız infaz düzenlemesi bekliyoruz GEÇ olmadan Birlikte Affedin Sayın Adalet Bakanımız ve tüm Millet Vekillerimiz sizlere mahkum aileleri olarak inanıyoruz
FACEBOOK YORUMLAR