Yargı sistemimizde kanunlar kaç kez değişti?

Geçtiğimiz günlerde yargı paketi haberinin altına twitter kullanıcısı "ne bu kardeşim ramazan paketi gibi yargı paketi çıkıyor" yazmış. O kadar çok kanunlarda düzenleme yapılıyor ki sadece vatandaşların değil, kanunları uygulayan adalet ailesinin de kafası karışıyor. Yaşanılan sorunların başlıca nedeni iş yükü ve dava dosya sayısının fazla olmasıdır. Yapılan kanun değişiklikleri sonucu daha önce verilen yargı kararları daha sonra tekrar kontrol edilmektedir. Bu durum yargılama sürelerini uzatmakta, sonuçlanan yargılamaları tekrardan başa almaktadır.

EN FAZLA DEĞİŞEN KANUNLAR HANGİLERİ

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu yürürlüğe girdiği tarihten itibaren her en az bir defa değişiklik yapıldığı, bu zamana kadar 30 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ve 7 kez Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddeler sonucunda kanunun yürürlüğe girdiği 12 Ekim 2004 tarihinden itibaren 37 kez değişikliğe uğramıştır. TCK'de yeni değişikliklerin yapılacağını Adalet Bakanı Abdulhamit Gül geçtiğimiz günlerde dile getirmişti. Yani değişiklik sayısı yine artacak.

5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren,  her yıl en az bir kez 33 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ve 6 kez Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen maddeler sonunda infaz kanunun 01 Haziran 2005 tarihinden itibaren 39 kez değişikliğe uğramıştır. Hatta bu haber editörlerimiz tarafından yazılırken bile TBMM Genel Kurul'da infaz değişikliği ile ilgili yeni biz düzenleme bulunmaktadır. 7242 sayılı yasaya yapılan itirazın AYM'de karar için beklemesini saymıyoruz bile.

3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu 57 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ile 2 kez Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilen maddeler doğrultusunda 59 kez değişiklik yapılmıştır.

5941 sayılı Çek Kanunu 6 Kez kanun ve kanun hükmünde kararname ile bir kez Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilerek toplamda 7 kez değişikliğe uğradığı, ayrıca Çek kanunu ile ilgili neredeyse her yıl bir düzenleme yapılıyor, haberlerde dikkatinizi çekmiştir.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 20 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ile 3 kez Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilen maddeler doğrultusunda 23 Kez kanun değişikliğine gidilmiştir.
5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu 16 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ile 1 kez Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilen maddeler doğrultusunda 17 kez değişikliğe uğramıştır.

2577 sayılı İdari Yargılama Usul Kanunu 23 kez kanun ve kanun hükmünde kararname ile 5 kez Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilen maddeler doğrultusunda 28 kez değişikliğe uğramıştır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu kanun ve kanun hükmünde kararname ile 33 kez değişikliğe uğramıştır. Sokağa çıkın ve avukatlar ile muhasebecilere Vergi Usul Kanununu (VUK 213) sorun. Bu kanundan memnun olan çok az sayıda kişi bulacaksınız. Çünkü yasanın eski olduğu, günümüz ekonomik şartlarına uygun olmadığı dile getirilmektedir.

Görüldüğü üzere önemli kanunlarda sık sık değişiklik yapılması mevcut haklarında karar verilen kişiler hakkında lehte durumlar ortaya çıkması sebebi ile yargı derdest olan dosyaları bir kenara bırakarak yargı paketi doğrultusunda çıkan kararlara göre önceden verdiği kararlar hakkında yeniden uyarlama kararı yapmaktadır.

Bir başka sorun ise cezaevinde bulunan hükümlülerin yatacağı süresinin hesaplanması durumunun karmaşık hale gelmesidir. Suç tarihi, suç maddesi, uygulanan maddeler, sanık yaşı her dosya için 1/4, 1/3, 1/2' gibi hangi infaz oranında yatacağı gibi konularda ve hele birden fazla suçun işlendiği dosyalarda sanıkların dosyalarının tahliye tarihinin hesaplamaları içinden çıkılmayacak bir hal almaktadır. Aynı suçun belli bir tarihe kadar 1/3, belli tarihten itibaren 1/4 olarak uygulaması gibi faktörler kafa karışıklığına ve cezaların yanlış infaz edilmesine neden olmaktadır.

Bu başlıkları daha da çoğaltabiliriz...

Yargı paketleri ve yeni düzenlemeler yargıyı hızlandırmak yerine bazı alanlarda karmaşık hale getirdiği, tecrübeli Hâkim ve Cumhuriyet Savcısının yetersizliği (bu konuyu yargı camiasının önemli isimleri dile getirmişti), adalet çalışanlarının sayısının bazı bürolarda yetersiz kalması iş yükünün gün gittikçe artmasına neden olmaktadır. Ayrıca UYAP sisteminin yapılan güncellemeler ile mesai saatleri içerisinde kesilmesi sorunların artmasına neden olmaktadır. Kanunların tamamının toplumun bütün paydaşları ile oturulup yeniden sade ve çağa uygun şekilde düzenlenmesi ülkemizin faydasına olacaktır.
adalet.tv / hukuk servisi