Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi ikinci gününde panellerle devam ediyor

Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (Stratcom Summit) ikinci gününde panellerle devam ediyor.TİM Gösteri Merkezi'ndeki zirvede TikTok İçerik...

Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi ikinci gününde panellerle devam ediyor
Editör: AA
03 Aralık 2022 - 12:35
Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi (Stratcom Summit) ikinci gününde panellerle devam ediyor.

TİM Gösteri Merkezi'ndeki zirvede TikTok İçerik Danışma Kurul Üyesi ve All Tech Is Human Kurucusu David Ryan Polgar "Küresel Çapta Duyarlı Bir Teknoloji Toplumu İnşası" sunumunu yaptı.

Polgar'ın sunumunun ardından "Daha Etkili Bir Hükümet İletişimine Doğru" paneli gerçekleştirildi.

Panelin moderatörlüğünü yapan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Basın ve Yayın Dairesi Başkanı Büşra Karaduman Aktuna, hükümet iletişiminin demokratikleşme için öneminin altını çizdi.

İletişim sayesinde vatandaşların hükümetin politikaları hakkında bilgi sahibi olabildiğine değinen Aktuna, "Belli mekanizmalar arasında vatandaşların seslerinin çıkmasının sağlanması gerekiyor. Bunların hepsi hakikat yolunda ilerlemek için son derece önemli. Türkiye, yeni bir döneme hazırlanıyor. Bu, sofistike iletişim perspektifiyle alakalı. Rusya-Ukrayna savaşı devam ediyor. Bunun çarpıcı sonuçları var. Bu stres veren konulara rağmen Türkiye, lider bir sorun çözme diplomasisi yürütüyor." dedi.

- "Kıbrıslı Türkler ambargolara rağmen hayatta kalmayı başardı"

KKTC Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, KKTC'nin uluslararası alanda karşılaştığı zorluklardan bahsederken manipülasyon ve dezenformasyona vurgu yaptı.

Kıbrıslı Türklerin bunu son 60 yıldır yaşadığına dikkati çeken Ertuğruloğlu, şöyle konuştu:

"Teknoloji kesinlikle muazzam şekilde gelişti, fakat Kıbrıslı Türklerin maruz kaldığı muamele değişmedi. Bunun için neler yapıyoruz, bunu anlatmak isterim. Biz devletsiz bir halk değiliz ama bu şekilde muamele görüyoruz. Kıbrıslı Türkler kendi kendilerini yönetiyor. Batı dünyası ne yazık ki İngiltere liderliğinde şunu yapmayı seçti, ortaklığı bozmaya karar verdiler. Sanki Kıbrıslı Rumlar bu cumhuriyetin sahibiymiş gibi davrandılar. Biz eşit ortaklar olmamıza rağmen buna maruz kaldık. Bu bir mucizedir. Kıbrıslı Türkler bu ayrımcılıklara, bu politikalar, ambargolara ve kısıtlamalara rağmen hayatta kalmayı başardı."

Kıbrıslı Türklerin bu dayanıklılığının ana vatan Türkiye sayesinde sağladığını dile getiren Ertuğruloğlu, şunları belirtti:

"Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan BM'de söylediği 'Dünya beşten büyüktür.' sözünün tüm dünya farkına varacak. Kıbrıs'taki duruma BM Genel Kurulu neden oldu. Kıbrıslı Rumların dediği gibi sorun1974'te başlamadı. Rumlar buna Türkiye'nin istilası olarak bakıyor. BM Güvenlik Konseyi üyeleri birleşerek kasti şekilde yanlış bilgiler verdi. İşlemediğimiz bir suç nedeniyle cezalandırılıyoruz. Avrupa aynı şeyi Bosna'da yaşadı, biz de Kıbrıs'ta bu sorunu Rumlarla yaşadık. Kıbrıs tek ada ama orada iki devlet var. Bizler Kıbrıslı Türk devletiyiz. Rumlar ise Kıbrıs Cumhuriyeti olduklarını iddia ediyorlar. Bu tam anlamıyla dezenformasyon ve manipülasyondur."

- "Esas mesele devletler arasındaki güven sorunu"

Dışişleri Bakanlığı Enformasyon Genel Müdürü Murat Karagöz, Türkiye'nin stratejik iletişimde önemli mesafeler aldığını ancak geçen yıldan bu yana farklı zorluklarla karşı karşıya kalındığını söyledi.

Dünyanın çok hızlı bir dönüşüm dönemine doğru ilerlediğine değinen Karagöz, "Sistemler farklılık gösterirken, belirsizlikler daha da uzun sürüyor. Rekabet halindeki bir gündeme şahit oluyoruz. Şu an dünyada gıda güvenliğiyle alakalı zorluklarla karşı karşıyayız. İklim değişikliğinden enerji güvensizliğine kadar birçok konuyla uğraşıyoruz. Hiçbir ülke bunlarla tek başına uğraşamaz. Bu nedenle iş birliğine ihtiyaç var. Esas mesele devletler arasındaki güven sorunudur. Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu Roma'daydı. Orada, bir kısır döngü olduğuna dikkati çekti. Diyalog eksikliği, güvensizliği besliyor Bu da bölünmelere neden oluyor. Bu kısır döngüyü kırmamız lazım." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'nin diplomasideki etkinliğine değinen Karagöz, Rusya-Ukrayna savaşında Türkiye'nin girişimlerini anlattı. Karagöz, bazı çevrelerin Türkiye'nin pozisyonunu eleştirdiğini belirterek, şunları söyledi:

"Biz en başından beri Rusya'nın yasa dışı ilhakını ve Kırım'ı işgalini eleştirdik. NATO üyesiyiz ve sorumluluklarımız var. Montrö gereği savaş gemilerinin Boğazlardan geçişlerini engelledik. Aynısı savaş uçaklarıyla ilgili de geçerli. NATO'nun stratejik iletişimiyle son derece uyumluyuz. Bu sır değil, Cumhurbaşkanımız Erdoğan, çok saygıdeğer ve güvenilir bir başkan. Kendisi Putin'le diyaloglar kurdu, başarılar kazanıldı. Bu başarılar, diyalog sayesinde oldu. Rusya-Ukrayna arasında değiş tokuş yapıldı. İstanbul'da yine diyaloglar gerçekleştirildi. Bunlara rağmen Türkiye eleştirilmeye devam ediyor. Kötü anlamda sosyal medyada hedef alınıyoruz. Bunu Ermeni diasporası ve PKK'lı gruplar yapıyor. Bunların iç siyasetle alakalı olduğu iddia ediliyor. Biz kendi kendimize yeter durumdayız. Tahıl üreticisi bir ülkeyiz."

- "Kosova medya özgürlüğü konusunda önemli bir seviyeye geldi"

Kosova Cumhurbaşkanı Danışmanı Rinor Nuhiu ise Stratcom'a eğitsel açıdan baktıklarını belirterek, medya okuryazarlığının önemine işaret etti.

Teknolojinin değişim ve gelişim hızına vurgu yapan Nuhiu, Kovid-19 salgını sürecinde pek çok ülkede seçimler yapıldığını ve bu seçimlere müdahale edilmek istendiğini anlattı.

Kosova'da son 20 yılda önemli gelişmeler yaşandığından bahseden Nuhiu, "(Kosova) Dünyada adalet projesinde en iyi ikinci performans gösteren ülke oldu. Sınır Tanımayan Gazeteciler var. Kosova, medya özgürlüğü konusunda da çok önemli bir seviyeye geldi. Kısa sürede dayanıklılığı sağlamak için önemli çaba sarf ettik. Bu başarılar genelde gölgede kaldı. Ukrayna'da yaşananları görüyorsunuz. Bunun bizim olduğumuz kıtaya da yansımaları var. Savaş başladıktan sonra kıtamızda Rusya'yı kınamayan, yaptırım uygulamayan tek ülke Sırbistan." diye konuştu.


FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum