TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Akar, Kayseri'de sempozyumda konuştu
- "Bu akan kanın, katliamın, soykırımın durması için de herkesin 'ben ne yapabilirim ki' dememesi lazım. Bir yolunu bulup, bir şekilde elini taşın altına sokması lazım. Bir şeyler yapmak hepimizin vebali, boynumuzun borcu"
Kayseri Kültür ve Turizm Müdürlüğü Konferans Salonu'nda düzenlenen "Milletimizin Erdemleri" konulu sempozyumda konuşan Akar, İsrail'in Gazze'de insanlık suçu işlediğini söyledi.
İsrail'in orantısız bir güçle Filistinlileri katlettiğine dikkati çeken Akar, "Bu savaş değil çünkü savaş iki ordu arasında olur. Senin tankın, topun, nükleer silahın dahil hepsi var. Karşıda ise sapan taşı var. Dolayısıyla buradaki bir katliamdır, alçaklıktır, şerefsizliktir, bu bir erdemsizliktir. Bu soykırımdır." diye konuştu.
Batılı ülkelerin liderlerinin İsrail saldırısına sesiz kaldığına değinen Akar, şunları kaydetti:
"İsrail'in amacı ne? Sahildeki Gazze'yi yok etmek. Orasını böldüler, şimdi kuzeyi alacaklar, yarın bir gün ortasını alacaklar, sonra güneyi alacaklar ve orası üniter bir İsrail devleti olacak. Amaçları bu. Ona engel olmaya çalışan da oradaki Filistinli kardeşlerimiz. Yönetimler uyusa da yöneticiler uyusa da yöneticiler kör ve sağır olsa da gerçekten dünya ayakta. Birazcık vicdanı olan, aklı olan, oradaki çocukları, kadınları, yaşlıları gören, o çocuğun titrediğini gören herkes isyanda. O körler de inşallah bunu görecekler."
Bu konuda Türkiye'nin elinden gelen her şeyi yaptığını ve yapmaya da devam ettiğini anlatan Akar, "Bu Netanyahu, onun etrafındaki avanesi bunlar siyonaziler, bebek katili, ellerinde bebek kanları var. Bu bebeklerin kanları, o masum insanların kanları bunların peşinde. Bunu tarih de soracak, hukuk da soracak. Hukuk şu anda yok ama hukuk bir gün gelecek. İnsan vicdanı hala var olduğu sürece bu katiller hesap verecek. Bu siyonaziler her gün bir şeyini kaybedecek." ifadelerini kullandı.
Akar, Gazze'de yaşananlara seyirci kalınmaması gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
"Bu akan kanın, katliamın, soykırımın durması için de herkesin 'ben ne yapabilirim ki' dememesi lazım. Bir yolunu bulup, bir şekilde elini taşın altına sokması lazım. Bir şeyler yapmak hepimizin vebali, boynumuzun borcu. Seyretmek yok, ağlamak yok, kınamak yok. Kınaya kınaya zaten kınacılarda kına kalmadı. Bir şey yapılacak. Tiwit mi atarsınız, mektup mu yazarsınız, yürüyüş mü yaparsınız tamamen bu davayı destekleyecek şekilde bir şeyler yapmak zorundayız. Özetlemek gerekirse Türkiye Cumhuriyeti Devleti her zaman olduğu gibi masumun, mazlumun, doğrunun yanında olmuştur. Bunu bizim atalarımız yedi iklim üç kıtada gösterdiler. Bu tartışmasız, açık ve net. Bugün de benzer şekilde Cumhurbaşkanımızın liderliğinde yapılması gereken ne varsa görünen, görünmeyen her şey yapıldı, yapılmaya devam ediyor. Sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanındayız."
FACEBOOK YORUMLAR