Okulda çalıştırılan hükümlü bir memuru öldürmüştü, Danıştay'ın kararı belli oldu
Denetimli Serbestlik tedbiri kapsamında bir okulda çalıştırılan hükümlünün memuru öldürdüğü olayda Danıştay'ın kararı yayınlandı.
Editör: adalet.tv
18 Mayıs 2023 - 14:46
Denetimli Serbestlik tedbiri kapsamında bir okulda çalıştırılan hükümlü, aynı okulda görev yapan bir memuru öldürmüştü. Davanın Danıştay'a taşınması üzerine Danıştay tarafından verilen nihai karar belli oldu.
Danıştay'ın kararı: Dosyanın incelenmesinden, davacıların yakını ve yüzde 96 engelli olan ilgili Valiliğine bağlı ilgili İlköğretim Okulunda memur olarak çalışmaktayken aynı okulda, mahkum olduğu hırsızlık suçunun cezasının denetimli serbestlik kapsamında infazı için temizlik görevlisi olarak çalıştırılan ve adı açıklanmayan hükümlü tarafından, okula ait parayı çalmak maksadıyla hortumla boğularak 19 Ağustos 2016 tarihinde öldürülmüştür.
Davacıların yakınını öldüren şahıs daha önce askerlik hizmeti esnasında 8 kez arkadaşlarının para veya telefonlarını izinsiz alma/hırsızlık fiili nedeniyle yargılanarak Jandarma Genel Komutanlığı ilgili Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesinin bila tarih ve ilgi sayılı kararıyla sekiz ayrı hapis cezası almış ve bu cezalar adli para cezasına çevrilmiştir.
Anılan para cezalarını ödememesi üzerine adı açıklanmayan hükümlünün Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının bila tarihli ve ilgili sayılı kararıyla 5275 sayılı Kanun'un 106. maddesinin 3. fıkrası uyarınca adli para cezasının hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilmesine ve bu ceza karşılığında kamuya yararlı bir işte çalıştırılmak üzere denetimli serbestlik altına alınmasına karar verilmiş, bu karara istinaden ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı ve ilgili Valiliği arasında imzalanan iş birliği protokolü ile ilgili Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde görevli vaka sorumlusu, ilgili İlkokulu Müdürlüğü yetkilisi ve hükümlü arasında imzalanan çalışma protokolü kapsamında 25 Temmuz 2016 tarihinden itibaren ilgili İlkokulunda çalıştırılması uygun görülmüştür.
Adı açıklanmayan hükümlünün olaya ilişkin ceza yargılaması sırasında alınan ifadesinde, müteveffanın okulda özürlü kadrosu kapsamında hizmetli olarak çalıştığını, gözlerinin çok az gördüğünü, yürümesinde sıkıntılar olduğunu, okul müdürü ve okul müdür yardımcıları ile okul aile birliğinden gelen paraların çelik kasada muhafaza edilse de kasanın anahtarının onda olduğunu duyduğunu, anahtarı almayı tasarladığını,
19 Ağustos 2016 tarihinde Cuma namazından önce okulun kalorifercisinin davacılar yakınını abdest alması için B blokta bulunan lavaboya götürmesini söylemesi üzerine, lavaboya götürdüğünü, olay sırasında üzerinde bulunan elektroşok cihazını ilgilinin sol boyun kısmına dayadığını ve cihazı çalıştırdığını, şahsın kendinden geçip yere düştüğünü, halen bayılmayınca tuvalet musluğuna takılı olan hortumu çıkarıp boynuna doladığını, kendinden geçene kadar bu hortumla boynunu sıktığını, ölmüş olabileceği kanaatine vararak tuvaletlerin arka kısmında bulunan okula ait depoya götürerek şahsı orda bıraktığını, pantolonunun cebinden okul aile birliğinin parasının bulunduğu kasanın anahtarını ve cep telefonunu aldığını, anahtarla kasayı açarak paraları aldığını,
maddi durumunun çok kötü olması nedeniyle psikolojik bunalımda olduğunu ifade etmiş; hakkında açılan ceza davası sonucunda, ilgili Ağır Ceza Mahkemesinin . tarihli ve E:., K:. sayılı kararıyla "nitelikli yağma" ve "bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürmek" suçlarından mahkumiyetine karar verilmiş, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Ceza Dairesince istinaf isteminin reddi üzerine karar kesinleşmiştir.
DANIŞTAY'IN NİHAİ KARARI
Açıklanan nedenlerle; Davacıların temyiz isteminin KABULÜNE, Davanın reddine ilişkin . İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu . Bölge İdare Mahkemesi ilgili İdari Dava Dairesinin bila tarih ve ilgi sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Bölge İdare Mahkemesinin ilgili İdari Dava Dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
Danıştay'ın kararı: Dosyanın incelenmesinden, davacıların yakını ve yüzde 96 engelli olan ilgili Valiliğine bağlı ilgili İlköğretim Okulunda memur olarak çalışmaktayken aynı okulda, mahkum olduğu hırsızlık suçunun cezasının denetimli serbestlik kapsamında infazı için temizlik görevlisi olarak çalıştırılan ve adı açıklanmayan hükümlü tarafından, okula ait parayı çalmak maksadıyla hortumla boğularak 19 Ağustos 2016 tarihinde öldürülmüştür.
Davacıların yakınını öldüren şahıs daha önce askerlik hizmeti esnasında 8 kez arkadaşlarının para veya telefonlarını izinsiz alma/hırsızlık fiili nedeniyle yargılanarak Jandarma Genel Komutanlığı ilgili Jandarma Sınır Tümen Komutanlığı Askeri Mahkemesinin bila tarih ve ilgi sayılı kararıyla sekiz ayrı hapis cezası almış ve bu cezalar adli para cezasına çevrilmiştir.
Anılan para cezalarını ödememesi üzerine adı açıklanmayan hükümlünün Malatya Cumhuriyet Başsavcılığının bila tarihli ve ilgili sayılı kararıyla 5275 sayılı Kanun'un 106. maddesinin 3. fıkrası uyarınca adli para cezasının hürriyeti bağlayıcı cezaya çevrilmesine ve bu ceza karşılığında kamuya yararlı bir işte çalıştırılmak üzere denetimli serbestlik altına alınmasına karar verilmiş, bu karara istinaden ilgili Cumhuriyet Başsavcılığı ve ilgili Valiliği arasında imzalanan iş birliği protokolü ile ilgili Denetimli Serbestlik Müdürlüğünde görevli vaka sorumlusu, ilgili İlkokulu Müdürlüğü yetkilisi ve hükümlü arasında imzalanan çalışma protokolü kapsamında 25 Temmuz 2016 tarihinden itibaren ilgili İlkokulunda çalıştırılması uygun görülmüştür.
Adı açıklanmayan hükümlünün olaya ilişkin ceza yargılaması sırasında alınan ifadesinde, müteveffanın okulda özürlü kadrosu kapsamında hizmetli olarak çalıştığını, gözlerinin çok az gördüğünü, yürümesinde sıkıntılar olduğunu, okul müdürü ve okul müdür yardımcıları ile okul aile birliğinden gelen paraların çelik kasada muhafaza edilse de kasanın anahtarının onda olduğunu duyduğunu, anahtarı almayı tasarladığını,
19 Ağustos 2016 tarihinde Cuma namazından önce okulun kalorifercisinin davacılar yakınını abdest alması için B blokta bulunan lavaboya götürmesini söylemesi üzerine, lavaboya götürdüğünü, olay sırasında üzerinde bulunan elektroşok cihazını ilgilinin sol boyun kısmına dayadığını ve cihazı çalıştırdığını, şahsın kendinden geçip yere düştüğünü, halen bayılmayınca tuvalet musluğuna takılı olan hortumu çıkarıp boynuna doladığını, kendinden geçene kadar bu hortumla boynunu sıktığını, ölmüş olabileceği kanaatine vararak tuvaletlerin arka kısmında bulunan okula ait depoya götürerek şahsı orda bıraktığını, pantolonunun cebinden okul aile birliğinin parasının bulunduğu kasanın anahtarını ve cep telefonunu aldığını, anahtarla kasayı açarak paraları aldığını,
maddi durumunun çok kötü olması nedeniyle psikolojik bunalımda olduğunu ifade etmiş; hakkında açılan ceza davası sonucunda, ilgili Ağır Ceza Mahkemesinin . tarihli ve E:., K:. sayılı kararıyla "nitelikli yağma" ve "bir suçu gizlemek veya başka bir suçun delillerini gizlemek ya da yakalanmamak amacıyla öldürmek" suçlarından mahkumiyetine karar verilmiş, ilgili Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Ceza Dairesince istinaf isteminin reddi üzerine karar kesinleşmiştir.
DANIŞTAY'IN NİHAİ KARARI
Açıklanan nedenlerle; Davacıların temyiz isteminin KABULÜNE, Davanın reddine ilişkin . İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu . Bölge İdare Mahkemesi ilgili İdari Dava Dairesinin bila tarih ve ilgi sayılı kararının BOZULMASINA,
Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Bölge İdare Mahkemesinin ilgili İdari Dava Dairesine gönderilmesine, oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.
FACEBOOK YORUMLAR