İzmir depreminde oğlunu kaybeden baba afetzedelere "umut" taşıdı

EFSUN ERBALABAN YILMAZ - İzmir depreminde enkaz altından kurtarılan 3 yaşındaki Elif Perincek'in babası Oğuz Perincek, aynı felakette yitirdiği oğlu adına kurduğu Yüreklere Umut Vakfı (YUVA) ile Kahramanmaraş merkezli depremlerin yıkıma neden olduğu illere yardıma koştu.

İzmir'deki depremde Doğanlar Apartmanı enkazından kurtarılan eşi ve iki kızının ardından en küçük kızı Elif'e de 65 saat sonra kavuşan Oğuz Perincek, enkazdan çıkarılmasına rağmen hastanede yaşamını yitiren 7 yaşındaki oğlu Umut adına kurduğu YUVA ile okullara kütüphane açıyor, dar gelirli ailelerin çocukları için etkinlikler düzenliyor.

"Asrın felaketi" olarak nitelendirilen, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından vakıf gönüllüleriyle Gaziantep, Kahramanmaraş ve Hatay'a yardıma koşan elektrik elektronik mühendisi Perincek, depremzedelere yönelik çalışmaların yanı sıra bölgenin elektrik hattı altyapısının onarımına destek veriyor.

Faaliyetlerini vakıf gönüllüleriyle Hatay'ın Antakya ilçesinde sürdüren Oğuz Perincek, AA'ya video mesajıyla yaptığı açıklamada, Türkiye'nin yine bir deprem felaketiyle yüz yüze kaldığını, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından hemen yola çıktıklarını söyledi.

Perinçek, YUVA adına birtakım yardım malzemelerini depremzedelerle paylaşma imkanı bulduklarını belirterek, "Onun dışında elektrik hattı altyapısına destek oluyoruz. Kapı kapı, ev ev, sokak sokak dolaşarak tespitler yapıyor yerinde eksiklikleri görüyoruz. Elektrik altyapısına destek vermek zaruri bir ihtiyaç." dedi.

- "Sıkıntıları hep birlikte sarmaya çalışıyoruz"

İzmir, Manisa ve Aydın'dan gelen gönüllülerle teknik destek verdiklerini kaydeden Perincek, şöyle konuştu:

"Ben 30 Ekim 2020'de İzmir depreminde oğlumu kaybettim. Çocuklarım, eşim enkaz altındaydı. Bu duyguları burada tekrar tekrar hissediyorum. Bu acıları, sıkıntıları, buradaki insanları daha iyi anlıyorum. Burada her saniyenin çok değerli olduğunu yüreğimde hissediyorum. Bu enkazda bulunmak, buralarda olmak her ne kadar canımı yaksa da bunu insani görev olarak algılayıp ilk fırsatta da buraya geldik. 4-5 gündür burada yoğun şekilde çalışıyoruz. Ülkemize, hepimize geçmiş olsun diyorum. Sıkıntıları hep birlikte sarmaya çalışıyoruz."