İngiltere'de muhalif siyasetçiler, Yüksek Mahkemenin Ruanda kararını olumlu karşıladı
- İskoçya Bölgesel Başbakanı Yusuf: - "Hükümetin düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme politikası ahlaki açıdan tiksindirici olmanın yanında şimdi bir de yasa dışı kabul edildi" - Londra Belediye Başkanı Khan: - "Hükümetin, Ruanda politikası sadece zalimce, duyarsız ve ahlaki açıdan kınanacak bir politika değil, Yüksek Mahkemenin bugünkü kararıyla artık hukuka da aykırı"
Yusuf, mahkemenin Ruanda planının yasa dışı olduğu kararına ilişkin X'ten "Hükümetin düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme politikası, ahlaki açıdan tiksindirici olmanın yanında şimdi bir de yasa dışı olarak kabul edildi." açıklamasında bulundu.
İskoçya Bölgesel Başbakanı Yusuf, düzensiz göçmenlerin yıllarca çalışma izni olmadan mahrumiyet ve yoksulluk içinde sıkışıp kalmasının önüne geçecek daha iyi bir sığınma sistemi kurulması gerektiğini vurguladı.
- "Utanç verici"
Londra'nın İşçi Partili Belediye Başkanı Sadık Khan da yaptığı yazılı açıklamada, "Hükümetin Ruanda politikası, sadece zalimce, duyarsız ve ahlaki açıdan kınanacak bir politika değil, Yüksek Mahkemenin bugünkü kararıyla artık hukuka da aykırı." değerlendirmesini yaptı.
Khan, şiddetten ve baskıdan kaçan insanların binlerce kilometre uzaktaki bir ülkeye gönderilmesini "utanç verici" olarak nitelendirirken, Ruanda planının tüm milli değerlere de aykırı bir adım olduğunun altını çizdi.
Hükümeti kısa vadeli siyasi kazanım için "insanların korkularıyla oynamaktan" vazgeçmeye çağıran Khan, "Sığınmacılara saygın şekilde davranılmalı, işlem bekleyen birikmiş sığınma talepleri azaltılmalı, tehlikeli insan kaçakçılığı çeteleriyle etkin mücadelede müttefiklerle işbirliği yapılmalı." ifadesini kullandı.
- "Sadece müvekkillerimizin değil hukukun da zaferi"
İngiltere'de ana muhalefetteki İşçi Partisi milletvekili Jess Phillips, X'den yaptığı açıklamada, "Hükümet, başarısız Ruanda planına, aile içi şiddete maruz kalmış göçmen kadın ve çocuklara yönelik barınma evlerine harcadığı paradan daha fazla para harcadı." değerlendirmesinde bulundu.
Yüksek Mahkemede sığınmacıları temsilen görev alan avukat Toufique Hossain de mahkeme çıkışı yaptığı açıklamada, "Bu sadece müvekkillerimizin değil hukukun da zaferi. Kimsenin hukukun üstünde olmadığının bir hatırlatıcısı." dedi.
Hossain, kararın hükümete de yasal sınırlar içinde olma uyarısı yaptığını vurgulayarak, "Artık müvekkillerimiz için daha iyi ve güvenli bir gelecek hayali kurabiliriz." ifadesini kullandı.
- AİHM, ilk Ruanda uçağını durdurmuştu
İngiliz hükümeti, Nisan 2022'de hazırlanan "Ruanda Planı" kapsamında, düzensiz göçmenleri ve ülkeye yasa dışı yollarla girip sığınma talebinde bulunanları, Ruanda'ya gönderme hedefini açıklamıştı.
Ülkede muhalefet, insan hakları örgütleri ile Birleşmiş Milletler (BM) başta olmak üzere birçok uluslararası kuruluşun tepki gösterdiği plan, Yargıtay ve Yüksek Mahkeme tarafından da yasaya uygun bulunmuştu.
Söz konusu kararın ardından Haziran 2022'de Ruanda'ya 7 kişiyi taşıyan ilk uçuş Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararıyla durdurulmuştu. Bunun üzerine, İçişleri Bakanlığı, Yüksek Mahkemede yeni dava açmış, mahkeme de 19 Aralık 2022’de Ruanda uçuşunun yasal olduğuna karar vermişti.
Mahkeme temyiz yolunu açık tutmuş, bunun üzerine dönemin İçişleri Bakanı Suella Braverman, geçen martta yaptığı açıklamada, yazın uçakların Ruanda için havalanacağını öne sürmüştü.
Kararı Temyiz Mahkemesine götüren insan hakları savunucularının başvurusu sonucu, mahkeme 29 Haziran'da, hükümetin ülkeye yasa dışı yollarla giren düzensiz göçmenleri Ruanda'ya gönderme planının yasalara uygun olmadığına karar vermişti.
FACEBOOK YORUMLAR