İKOMDER sitem dolu bir mesaj ile kapanma kararı aldı
İnfaz koruma memurları tarafından kurulan İKOMDER sitem dolu bir mesaj ile kapanma kararı aldı.
Editör: adalet.tv
18 Aralık 2024 - 14:27
Ceza infaz kurumlarında görev yapan infaz koruma memurları tarafından kurulan ve 2 yıldır faaliyet gösteren İKOMDER kapanma kararı aldı. Derneğin yayınladığı kapanma mesajı sitem dolu.
İşte derneğin yayınladığı mesaj:
Değerli Meslektaşlarımız
Derneğimizi; mesleğimizin gelişmesi ve olumsuz imajın düzelmesi, meslektaşlarımızın bir arada dayanışma içerisinde olması, mesleğimizle alakalı sorun ve sıkıntıların çözülmesi gibi sebeplerle 22 Kasım 2022 de resmi olarak hayata geçirdik. Bu geçen 2 yılı aşkın sürede mesleğimizle alakalı bir çok sorunu genel müdürlük ve bakanlık bazında dile getirdik, bir çok meslektaşımıza hem manevi hem hukuksal yardımcı olduk, bir çok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdik, cumhurbaşkanı adayı ile program yaparak, milletvekili ziyaretleri, genel müdürlük ve bakanlık ziyaretleri, twitter etkinlikleri ve faaliyetler yaparak hem mesleğimizin görünürlüğünü arttırdık hem de sorunları net bir şekilde dile getirdik. Kısaca derneği kurmadan önce ve kurduktan sonra bu meslek için elimizi taşına koyduk ve maddi manevi fedakarlıklarda bulunduk. Yeri geldi ailemizden yeri geldi uykumuzdan yeri geldi kendi yaşantımızdan zamanlar alarak bu meslek için feda ettik.
Şimdi bu süre zarfında yaşadığımız zorluklardan biraz bahsetmek istiyoruz;
öncelikle biz mesleğimizin gelişmesi, sorunların çözülmesi için çalışırken meslektaşlarımızın büyük bir çoğunluğunun vurdumduymazlığı ile karşı karşıya kaldık. Maltalarda sabahlara kadar sitemkar bir şekilde söylemlerde bulunan meslektaşlarımız destek verme noktasına gelince yok oldular. Mobbing yapan idarecilerin olduğu kurumlardaki meslektaşlarımız 'derneğe üye olursam idareciler sıkıntı yapar' düşüncesiyle üye olmaktan dahi çekindi.
Cezaevlerini ziyaret etmek istediğimizde başka dernek üyesi cezaevi müdürleri bizi ziyarete kabul etmediler oysa ki bizim mesleğimizi iyi yerlere götürmekten başka bir amacımız
yoktu.
Kendi çalıştığımız kurumda dernekte görev yapan meslektaşlarımız kurum idaresi tarafından bir çok kez mobbinge maruz kaldı. Sebepsiz ve suçsuz yere sürgün gönderilen bile oldu ki biz bu durumu genel müdürlüğümüze açıklamamıza rağmen kayıtsız kalındı. Sürgün arkadaşlarımız için idare mahkemesine başvurduk süreç devam ediyor. Mesleğimiz için yaptığımız ziyaretlerde ve dernek faaliyetlerinde yıllık izin kullanmak istediğimizde bile kasıtlı bir şekilde izin verilmediği zamanlar oldu. Kurumda yapılan haksızlıklara karşı çıktığımız için kurum idaresi tarafından muhalif dernekçiler, ikomderciler olarak kötü gösterilmek istendik.
Kurumlarımızda gördüğümüz ve meslektaşlarımızın bizlere ilettiği sıkıntıları ve sorunları
genel müdürlüğümüze bir çok kez ilettik, çalıştaylara katıldık orda dile getirdik. Söylediğimiz tüm sorunlar bizim haklı olduğumuz şeylerdi. Fakat bu sorunların hiç biri tam anlamıyla çözüme kavuşmadı kavuşacağınıda düşünmüyoruz. Bunun başlıca sebebi her kurumun müdürü, bulunduğu kurumu kendi kafasına göre yönetiyor. Kendine göre kuralları oluyor bu durum genel müdürlük bazında denetlenmiyor ve kurumlar arası bir standart oluşturulmuyor. Kurumlarda haksız yere soruşturmalar yapılıyor cezalar veriliyor sonra bu cezalar mahkemeden dönüyor, tüm mahkeme masraflarını bakanlığımız ödüyor ve kamu parası zayi oluyor. Bu dönen kararlarla alakalı genel müdürlüğümüz bazında bir denetleme ve sorgulama yapılmıyor. Genel müdürlük bazında kurumlarda yaşanan bir çok sıkıntılar göz ardı ediliyor. İnfaz Koruma Memurluğu mesleğinin gelişmesi için yeterince bir çaba sarf edilmiyor. Bakanlık nezninde böyle bir mesleğin olduğunun bile bilinmediği
düşüncesindeyiz.
Mesleğimizin şartları gittikçe zorlaşıyor, meslekten istifalar çoğalıyor ve mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımızın çoğu başka bir yere geçip bu meslekten kurtuluyum diyor.
Bunlar dışında sayamadığımız bir çok sıkıntı ve sorunlara rağmen bugüne kadar fedakarca çalıştık, faaliyetler yaptık. Hiç bir zaman elimizi taşın altına koymaktan çekinmedik. Her zaman doğruları ve hak olanı konuştuk. Bu süre zarfında bir çok olumsuzlukla da karşı karşıya kaldık. Bizi en derinden etkileyen durum ise meslektaşlarımızın bu denli vurdumduymazlığı ve yeterince destek vermemesiydi. 85 bin kişinin görev yaptığı bir meslekte büyük bir çoğunluğun desteği olmadan ve meslektaşlar birlik içerisinde olmadan bir iş yapılabileceğini düşünmüyoruz. Bununla beraber gördüğümüz baskı ve mobbinglerden, çözülmeyen sorun ve sıkıntılardan, verilmeyen desteklerden yorulduk. Bunun sonucunda derneği resmi olarak kapatma kararı aldık. Bugüne kadar yanımızda olan bizlere destek veren tüm amirlerimize ve meslektaşlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sendikal güç ile derneksel güç arasında uçurum derecesinde fark var. Şuanda anayasa mahkemesinde olan sendika kararını bekliyoruz. Umarız bu karar olumlu çıkar ve biz de sendikalaşırız.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
İşte derneğin yayınladığı mesaj:
Değerli Meslektaşlarımız
Derneğimizi; mesleğimizin gelişmesi ve olumsuz imajın düzelmesi, meslektaşlarımızın bir arada dayanışma içerisinde olması, mesleğimizle alakalı sorun ve sıkıntıların çözülmesi gibi sebeplerle 22 Kasım 2022 de resmi olarak hayata geçirdik. Bu geçen 2 yılı aşkın sürede mesleğimizle alakalı bir çok sorunu genel müdürlük ve bakanlık bazında dile getirdik, bir çok meslektaşımıza hem manevi hem hukuksal yardımcı olduk, bir çok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdik, cumhurbaşkanı adayı ile program yaparak, milletvekili ziyaretleri, genel müdürlük ve bakanlık ziyaretleri, twitter etkinlikleri ve faaliyetler yaparak hem mesleğimizin görünürlüğünü arttırdık hem de sorunları net bir şekilde dile getirdik. Kısaca derneği kurmadan önce ve kurduktan sonra bu meslek için elimizi taşına koyduk ve maddi manevi fedakarlıklarda bulunduk. Yeri geldi ailemizden yeri geldi uykumuzdan yeri geldi kendi yaşantımızdan zamanlar alarak bu meslek için feda ettik.
Şimdi bu süre zarfında yaşadığımız zorluklardan biraz bahsetmek istiyoruz;
öncelikle biz mesleğimizin gelişmesi, sorunların çözülmesi için çalışırken meslektaşlarımızın büyük bir çoğunluğunun vurdumduymazlığı ile karşı karşıya kaldık. Maltalarda sabahlara kadar sitemkar bir şekilde söylemlerde bulunan meslektaşlarımız destek verme noktasına gelince yok oldular. Mobbing yapan idarecilerin olduğu kurumlardaki meslektaşlarımız 'derneğe üye olursam idareciler sıkıntı yapar' düşüncesiyle üye olmaktan dahi çekindi.
Cezaevlerini ziyaret etmek istediğimizde başka dernek üyesi cezaevi müdürleri bizi ziyarete kabul etmediler oysa ki bizim mesleğimizi iyi yerlere götürmekten başka bir amacımız
yoktu.
Kendi çalıştığımız kurumda dernekte görev yapan meslektaşlarımız kurum idaresi tarafından bir çok kez mobbinge maruz kaldı. Sebepsiz ve suçsuz yere sürgün gönderilen bile oldu ki biz bu durumu genel müdürlüğümüze açıklamamıza rağmen kayıtsız kalındı. Sürgün arkadaşlarımız için idare mahkemesine başvurduk süreç devam ediyor. Mesleğimiz için yaptığımız ziyaretlerde ve dernek faaliyetlerinde yıllık izin kullanmak istediğimizde bile kasıtlı bir şekilde izin verilmediği zamanlar oldu. Kurumda yapılan haksızlıklara karşı çıktığımız için kurum idaresi tarafından muhalif dernekçiler, ikomderciler olarak kötü gösterilmek istendik.
Kurumlarımızda gördüğümüz ve meslektaşlarımızın bizlere ilettiği sıkıntıları ve sorunları
genel müdürlüğümüze bir çok kez ilettik, çalıştaylara katıldık orda dile getirdik. Söylediğimiz tüm sorunlar bizim haklı olduğumuz şeylerdi. Fakat bu sorunların hiç biri tam anlamıyla çözüme kavuşmadı kavuşacağınıda düşünmüyoruz. Bunun başlıca sebebi her kurumun müdürü, bulunduğu kurumu kendi kafasına göre yönetiyor. Kendine göre kuralları oluyor bu durum genel müdürlük bazında denetlenmiyor ve kurumlar arası bir standart oluşturulmuyor. Kurumlarda haksız yere soruşturmalar yapılıyor cezalar veriliyor sonra bu cezalar mahkemeden dönüyor, tüm mahkeme masraflarını bakanlığımız ödüyor ve kamu parası zayi oluyor. Bu dönen kararlarla alakalı genel müdürlüğümüz bazında bir denetleme ve sorgulama yapılmıyor. Genel müdürlük bazında kurumlarda yaşanan bir çok sıkıntılar göz ardı ediliyor. İnfaz Koruma Memurluğu mesleğinin gelişmesi için yeterince bir çaba sarf edilmiyor. Bakanlık nezninde böyle bir mesleğin olduğunun bile bilinmediği
düşüncesindeyiz.
Mesleğimizin şartları gittikçe zorlaşıyor, meslekten istifalar çoğalıyor ve mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımızın çoğu başka bir yere geçip bu meslekten kurtuluyum diyor.
Bunlar dışında sayamadığımız bir çok sıkıntı ve sorunlara rağmen bugüne kadar fedakarca çalıştık, faaliyetler yaptık. Hiç bir zaman elimizi taşın altına koymaktan çekinmedik. Her zaman doğruları ve hak olanı konuştuk. Bu süre zarfında bir çok olumsuzlukla da karşı karşıya kaldık. Bizi en derinden etkileyen durum ise meslektaşlarımızın bu denli vurdumduymazlığı ve yeterince destek vermemesiydi. 85 bin kişinin görev yaptığı bir meslekte büyük bir çoğunluğun desteği olmadan ve meslektaşlar birlik içerisinde olmadan bir iş yapılabileceğini düşünmüyoruz. Bununla beraber gördüğümüz baskı ve mobbinglerden, çözülmeyen sorun ve sıkıntılardan, verilmeyen desteklerden yorulduk. Bunun sonucunda derneği resmi olarak kapatma kararı aldık. Bugüne kadar yanımızda olan bizlere destek veren tüm amirlerimize ve meslektaşlarımıza sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Sendikal güç ile derneksel güç arasında uçurum derecesinde fark var. Şuanda anayasa mahkemesinde olan sendika kararını bekliyoruz. Umarız bu karar olumlu çıkar ve biz de sendikalaşırız.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
FACEBOOK YORUMLAR