10528,52%0,61
41,85% 0,03
48,90% 0,29
5695,80% 0,63
9359,81% 0,00
Emekli Cumhuriyet Savcısı ve halen avukat olarak görev yapan Bülent Cansu, Türkiye’de uzun yıllardır başarıyla uygulanan uzlaştırma sisteminin yargıya olan katkılarını değerlendirerek kapsamının genişletilmesi gerektiğini vurguladı. Cansu, özellikle ekonomik suçlarda (dolandırıcılık, hırsızlık vb.) uzlaştırma uygulamasının yaygınlaştırılmasının, hem yargının iş yükünü azaltacağını hem de mağdurun mağduriyetinin kısa sürede giderilmesini sağlayacağını belirtti.
Bilindiği üzere TCK 157 ve 141 maddeleri uzlaştırma kapsamında. Ancak bu maddeler yetersiz olarak bulunuyor. İnfaz yasasında yapılan değişiklik suçluya fayda sağlarken mağdura zarar veriyor, bu dengenin uzlaştırma kapsamının genişletilmesi ile sağlanabileceği hukukçular tarafından ifade ediliyor.
Bülent Cansu, yaptığı açıklamada uzlaştırma kurumunun Türkiye yargı sistemi açısından büyük bir kazanım olduğunu ifade ederek şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ülkemizde yıllar önce aktif hale getirilen uzlaştırma uygulaması sayesinde on binlerce dosya, daha yargılama aşamasına geçmeden sonuçlanmaktadır. Bu durum, hem mahkemelerin iş yükünü hafifletmekte hem de vatandaşın adalet beklentisinin çok daha hızlı şekilde karşılanmasını sağlamaktadır. Eğer uzlaştırma kurumu olmasaydı, bugün yargı teşkilatımızın iş yükünü hayal bile etmek güç olurdu.”
Cansu, uzlaştırmanın yalnızca yargısal yükü hafifletmediğini, aynı zamanda toplumsal barışa da katkı sunduğunu dile getirdi:
“Bu uygulama sadece dosya yükünü azaltmakla kalmıyor. Aynı zamanda mağdurun ekonomik kaybının telafisine, yıllar sürecek manevi zararının hızlı bir biçimde giderilmesine imkan tanıyor. Bu da hem mağdurun tatmini hem de toplumsal barış açısından büyük bir kazanımdır.”
Emekli Savcı Cansu, yeni yargı paketi çalışmaları kapsamında uzlaştırma kurumunun kapsamının genişletilmesinin önemine dikkat çekti. Özellikle ekonomik suçlarda uzlaştırmanın uygulanmasının hem adalet sistemine hem de ceza infaz kurumlarına büyük katkı sağlayacağını belirterek şöyle konuştu:
“Ekonomik nitelikli suçlar – dolandırıcılık, hırsızlık gibi – yargıdaki dava yoğunluğunun önemli bir kısmını oluşturuyor. Bu suçlarda uzlaştırmanın kapsamının genişletilmesi, hem mağdurun zararının hızla giderilmesine hem de ceza infaz kurumlarındaki doluluğun azalmasına katkı sağlayacaktır. Çünkü bu suçlardan dolayı cezaevlerinde tutuklu sayısı oldukça yüksektir. Uzlaştırma, hem mağdurun hakkını koruyan hem de failin topluma yeniden kazandırılmasına yardımcı olan insani bir mekanizmadır.”
Cansu, ekonomik suçlarda ceza artırımlarının tek başına caydırıcı olmadığını da belirtti:
“Bu tür suçlarla ilgili cezaların artırılması, belli bir noktadan sonra suç oranlarını düşürmeye etki etmiyor. Asıl çözüm, mağduriyetin hızla giderilmesi ve toplumsal barışın sağlanmasıdır. Uzlaştırma sistemi tam da bu noktada devreye giriyor.”
Cansu, hazırlıkları süren yeni Yargı Reformu Paketi kapsamında uzlaştırmanın kapsamının genişletilmesi yönünde düzenleme yapılmasının büyük önem taşıdığını ifade etti. Cansu’ya göre bu sayede, hem yargının üzerindeki dava yükü azalacak hem de ceza infaz kurumlarının kapasite sorunu önemli ölçüde hafifleyecek:
“Yeni yargı paketi hazırlanırken, uzlaştırma kapsamının genişletilmesi yönünde adım atılması büyük bir ihtiyaçtır. Bu adım, hem adaletin hızlanması hem de cezaevlerindeki yoğunluğun azaltılması açısından hayati öneme sahiptir.”
Son olarak Cansu, uzlaştırmanın hem mağdur hem fail hem de toplum açısından kazançlı bir sistem olduğuna dikkat çekerek, bu uygulamanın daha fazla alanda aktif hale getirilmesi gerektiğini söyledi.