11059,62%4,25
41,97% -0,07
48,76% -0,30
5476,88% -1,72
9324,89% -1,35
Saç beyazlaması, yıllardır yaşlanmanın doğal bir göstergesi olarak kabul edilse de, Japon bilim insanları bu sürecin arkasında çok daha derin bir biyolojik mekanizma olabileceğini ortaya koydu. Tokyo Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından yürütülen yeni bir çalışma, saç beyazlamasının aslında vücudun kansere karşı geliştirdiği doğal bir savunma tepkisi olabileceğini gösterdi.
Nature Cell Biology dergisinde yayımlanan araştırmada, fareler üzerinde yapılan deneylerde saç köklerinde yer alan melanosit kök hücrelerinin (McSC) DNA hasarına uğradığında ilginç bir tepki verdiği belirlendi. Normalde bu hücreler pigment (renk) üretiminden sorumluyken, hasar aldıklarında kendilerini onarmak yerine “senesansla bağlantılı farklılaşma” (seno-diferansiyasyon) adı verilen bir sürece giriyor.
Bu süreçte hücreler, çoğalma yeteneklerini kaybedip pigment üretimini durduruyor ve saç telleri gri ya da beyaz hale geliyor. Yani saçın rengini kaybetmesi, aslında hücrelerin tümörleşmeyi reddetmesi anlamına geliyor.
Bilim insanlarına göre bu biyolojik mekanizma, DNA’sı hasar görmüş hücrelerin kontrolsüz şekilde bölünmesini ve cilt kanseri (melanom) gibi tehlikeli hastalıkların gelişmesini önlüyor. Başka bir deyişle, beyazlayan saçlar yalnızca yaşlanmanın değil, aynı zamanda vücudun kendini kansere karşı koruma refleksinin bir sonucu olabilir.
Araştırmanın başyazarı Prof. Emi Nishimura, bu dikkat çekici süreci şu sözlerle özetliyor:
“Aynı kök hücre, maruz kaldığı stres türüne göre iki farklı yol izleyebilir. Ya tükenip beyaz saçlara yol açar, ya da kontrolsüz şekilde çoğalarak tümörleşir.”
Bu bulgular, saç beyazlamasının sadece estetik bir mesele olmadığını, aynı zamanda vücudun iç dengesini ve hücresel savunma sistemini yansıttığını ortaya koyuyor. Uzmanlara göre, bu mekanizmanın detaylı anlaşılması gelecekte hem saç dökülmesi hem de cilt kanseriyle mücadelede yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine katkı sağlayabilir.
Araştırma, saç rengindeki değişimin yalnızca yaşla ilgili bir süreç olmadığını; aksine hücresel düzeyde koruyucu bir savunma tepkisi olarak görülebileceğini bilim dünyasına gösterdi. Yani saçlara düşen beyaz teller, sandığımızın aksine vücudun zayıfladığını değil, kanserleşmeye karşı mücadele ettiğini gösterebilir.