11347,73%0,30
40,83% 0,12
47,84% 0,95
4431,67% 0,84
7119,18% 0,73
Memur-Sen, bu yılki toplu sözleşme görüşmelerinde önceki dönemlerden farklı bir yol izleyerek Hakem Kurulu’na başvurmayacağını duyurdu. Bu gelişmenin ardından Kamu İşveren Heyeti süreci Hakem’e taşımak zorunda kaldı. Ancak sosyal medyada “Memur-Sen, Hakem Kurulu’na üye göndermesin” çağrıları yükselirken, uzmanlar bu yaklaşımın kamu çalışanlarının yıllardır elde ettiği hakları tehlikeye atabileceğini vurguluyor.
Hakem Kurulu’na Üye Gönderilmezse Ne Olur?
4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’na göre, toplu sözleşmede uzlaşı sağlanamadığında süreç Hakem Kurulu’na gidiyor. Kurulun toplanabilmesi için en az 8 üyenin katılımı gerekiyor. Bu da hem hükümetin hem de sendikaların üye göndermesini zorunlu kılıyor.
Eğer Hakem Kurulu toplanmazsa:
58 Maddeyi Kaybettirebilir
Toplu sözleşme görüşmelerinde üzerinde mutabık kalınan ve şeflerden mühendislere, uzmanlardan güvenlik görevlilerine kadar birçok unvanı kapsayan 58 maddelik tutanak, Hakem Kurulu’na taşınmadığı takdirde tamamen geçersiz sayılacak.
Bu maddeler arasında:
Bu düzenlemeler Hakem’den geçmeden hukuki geçerlilik kazanmayacak.
Memur-Sen’in Kararı Tartışma Yarattı
Memur-Sen’in “Hakeme başvurmayacağız” açıklaması, kamuoyunda ciddi bir tartışma başlattı. Bir kesim, Hakem Kurulu’nun güvenilirliğinin zayıf olduğunu savunarak sendikanın bu tavrını desteklerken, diğer kesim “Üye gönderilmezse memurların kazanımları çöpe gider” uyarısında bulunuyor.
Hakem Masasına Oturmak Zorunluluk mu?
Gelinen noktada tartışma artık teknik bir ayrıntıdan çıkmış durumda. “Hakem Kurulu’na oturmak mı, oturmamak mı?” sorusu, doğrudan kamu görevlilerinin maaşlarını, ek ödemelerini ve sosyal haklarını etkileyecek bir karar haline geldi.
Önümüzdeki günlerde Hakem Kurulu’nun nasıl şekilleneceği, milyonlarca memurun maaş zammı ve 58 kritik maddenin geleceği açısından belirleyici olacak.