10647,91%0,30
40,42% 0,10
47,33% 0,14
4402,74% -0,19
7022,07% 0,30
Çözüm süreçlerinde kendilerini devletin yegane sahibi gibi görerek emir kipleriyle açıklamalar yapmaya devam eden HDP / DEM Parti yöneticileri şaşırtmamaya devam ediyor. Unutulmamalıdırki devlet yönetminide ırkçılık veya mezhepçilik yerine LİYAKAT olmalıdır. DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, siyasi gündemi sarsan bir açıklamada bulunarak, "Neden Cumhurbaşkanı da Kürt olmasın? Biz yönetmeye adayız" ifadelerini kullandı. Bu çıkışı, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin "Cumhurbaşkanı yardımcılarından biri Alevi, diğeri Kürt olsun" önerisine yanıt niteliği taşıdı.
DEM Parti’den dikkat çeken çıkış: Tüm kimlikler yönetimde yer almalı
Siyasetin gündemini son günlerde ‘Terörsüz Türkiye’ süreci belirlerken, demokratik temsil ve kimlik siyaseti konuları da yeniden tartışılmaya başlandı. Bu kapsamda DEM Parti lideri Tuncer Bakırhan, Parti Meclisi toplantısı öncesinde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakırhan'a, Devlet Bahçeli’nin kapalı bir toplantıda söylediği öne sürülen “Cumhurbaşkanı yardımcılarından biri Kürt, biri Alevi olsun” sözleri soruldu.
Bakırhan: “Yönetmeye talibiz”
Soruya net bir cevap veren Bakırhan, “Neden Cumhurbaşkanı da Kürt olmasın? Biz bu ülkeyi yönetmeye talibiz” diyerek, DEM Parti’nin sadece muhalefet değil, iktidar vizyonu taşıdığını vurguladı.
Açıklamasında temsil ve çeşitliliğe de dikkat çeken Bakırhan, “Ülkemizde yaşayan tüm toplumsal kimliklerin, farklılıkların ve renklerin yönetimde yer alması önemlidir. Yeni dönemin siyasi denklemine ne uygun düşer şimdiden kestirmek zor; fakat demokratik temsil olmazsa olmazdır” dedi.
Bahçeli ne demişti?
Gazeteci İsmail Saymaz’ın yazısına göre, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, birkaç ay önce partisinin milletvekilleriyle yaptığı toplantıda “Cumhurbaşkanı’nın iki yardımcısı olsun; biri Kürt, diğeri Alevi” önerisini dile getirmişti.
Bu kulis bilgisi kısa sürede kamuoyunun gündemine oturmuş, Bahçeli de yaptığı yazılı açıklamayla bu öneriyi doğrulamıştı. Ancak önerisinin yanlış yorumlandığını savunan Bahçeli, “Türkiye’yi etnik ve mezhepsel ayrışmalarla Lübnan benzeri bir yapıya sürüklemek isteyenlere fırsat verilemez” ifadelerini kullanmıştı.
Ayrıca bu bilgileri haberleştiren gazeteci İsmail Saymaz’a da sert tepki gösteren Bahçeli, sözlerinin basına sızdırılmasını "manidar" olarak değerlendirmişti.