İkinci Dünya Savaşı'nın Ardından Kurulan Askeri Mahkemeler: Adalet mi, Siyaset mi?

Tarihin en yıkıcı çatışmalarından biri olan İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle birlikte dünya kamuoyu, yaşanan vahşetlere karşı bir hesaplaşma sürecine girdi. Bu sürecin en önemli parçalarından biri de kurulan askeri mahkemele

Genel 10.04.2025 11:18:03 0
İkinci Dünya Savaşı
Savaş Suçlarına Karşı İlk Ciddi Hukuki Adım
1939 ile 1945 yılları arasında yaşanan İkinci Dünya Savaşı, milyonlarca insanın hayatını kaybettiği, milyonlarcasının ise fiziksel ve psikolojik olarak zarar gördüğü bir yıkımı beraberinde getirdi. Savaşın sona ermesiyle birlikte galip devletler, özellikle Nazi Almanyası'nın üst düzey yöneticileri başta olmak üzere savaş suçlularını yargılamak için harekete geçti.

Bu amaçla kurulan Nürnberg Mahkemeleri, modern uluslararası hukukun temel taşlarından biri olarak kabul ediliyor. Aynı şekilde Uzak Doğu’daki savaş suçları için de Tokyo Mahkemesi kuruldu. Bu mahkemeler, uluslararası hukukta bir dönüm noktası oldu çünkü ilk defa devlet adamları, generaller ve bürokratlar bireysel sorumluluk ilkesiyle yargılandı.

Nürnberg Mahkemeleri: Tarihi Bir Dönüm Noktası
Nürnberg Mahkemeleri, Almanya’nın Nürnberg kentinde 1945 yılında kuruldu. Bu mahkemelerde, Nazilerin hayatta kalan liderleri insanlığa karşı işledikleri suçlar, savaş suçları ve barışa karşı işlenen suçlar başlıkları altında yargılandı. Mahkemelerde 24 üst düzey Nazi yetkilisi sanık sandalyesine oturdu.

Mahkemeler sırasında sunulan deliller, toplama kamplarındaki soykırım, sivil halka yönelik işkenceler, yasa dışı askeri operasyonlar ve zorla çalıştırmalar gibi birçok vahşeti gözler önüne serdi. Mahkemeler, dönemin teknolojik imkanlarıyla sesli ve görüntülü olarak kayıt altına alındı. Bu yönüyle de tarihte bir ilk olarak kayda geçti.

Tokyo Mahkemesi ve Uzak Doğu’da Hesaplaşma
Avrupa'daki mahkemelerin yanı sıra, Japon İmparatorluğu’nun savaş boyunca işlediği suçlar için 1946 yılında Tokyo’da benzer bir askeri mahkeme kuruldu. Tokyo Mahkemesi’nde 28 Japon askeri ve siyasi lider yargılandı. Bu sanıklar arasında dönemin başbakanı, generaller ve savaş kabinesi üyeleri de yer aldı.

Tokyo’daki yargılamalar, özellikle Çin’in Nanjing kentinde yaşanan kitlesel katliamlar, Koreli kadınların zorla fuhuşa sürüklenmesi gibi suçlar çerçevesinde yürütüldü. Bu mahkemeler de Nürnberg ile paralel olarak “insanlığa karşı suçlar” kavramını yasal bir zemine oturtmaya çalıştı.

Adalet Dağıtımı mı, Galiplerin İntikamı mı?
İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan askeri mahkemeler, bir yandan uluslararası hukukun gelişmesinde önemli bir rol oynarken, bir yandan da eleştirilerin odağında yer aldı. En büyük eleştirilerden biri, bu mahkemelerin sadece kaybeden tarafın suçlarını yargılamasıydı. Galip devletlerin savaş sırasında işlediği suçlar ise yargılama dışı bırakıldı.

Bu durum, “galiplerin adaleti” tartışmasını beraberinde getirdi. Örneğin, savaş sırasında Hiroşima ve Nagazaki’ye atılan atom bombalarının neden olduğu yıkım, hiçbir şekilde mahkeme gündemine alınmadı. Bu nedenle bazı tarihçiler ve hukukçular, askeri mahkemeleri siyasi bir hesaplaşma aracı olarak yorumluyor.

Mahkemelerin Mirası ve Günümüzdeki Etkileri
Her ne kadar eleştiriler olsa da, Nürnberg ve Tokyo Mahkemeleri, uluslararası ceza hukukunun temelini oluşturdu. Bu mahkemelerde ortaya konan ilkeler, ilerleyen yıllarda Uluslararası Ceza Mahkemesi gibi kurumların kurulmasına ilham verdi.

Bugün insanlığa karşı suçlar, soykırım ve savaş suçları gibi başlıklar, Birleşmiş Milletler’in çeşitli sözleşmeleriyle güvence altına alınmış durumda. Ayrıca, bu mahkemelerle birlikte “emir almıştım” savunması da yasal zeminini kaybetti. Artık üst düzey yöneticiler de emir veren konumda oldukları için bireysel olarak sorumlu tutulabiliyor.

Medya ve Kamuoyu Etkisi
Askeri mahkemeler, sadece hukuki bir süreç değil aynı zamanda medyatik bir olaydı. Dönemin gazetelerinde her gün baş sayfalarda mahkeme haberlerine yer verildi. Radyodan yapılan canlı yayınlar, halkın bu süreci yakından takip etmesini sağladı. Mahkemelerde gösterilen fotoğraflar, belgeler ve tanık ifadeleri kamuoyunun savaşa bakışını tamamen değiştirdi.

Bu sürecin sonunda, dünya kamuoyu savaş suçlarına karşı ortak bir bilinç geliştirmeye başladı. Hukukun üstünlüğü ilkesinin savaş sonrasında bile geçerli olabileceği fikri geniş kitlelerce benimsendi.

Geleceğe Taşınan Dersler
İkinci Dünya Savaşı askeri mahkemeleri, insanlık tarihinde sadece bir hesaplaşma değil, aynı zamanda uluslararası sistemin yeniden şekillendirilmesinin de bir parçasıydı. Savaşın yıkıcı etkilerinin ardından adalet arayışı, yeni nesillere miras bırakılacak bir hukuk anlayışının temelini attı.

Bugün dünyanın farklı bölgelerinde yaşanan çatışmalar, sivil katliamlar ve soykırımlar karşısında uluslararası toplumun refleks göstermesi, bu mirasın ne denli etkili olduğunu ortaya koyuyor. Her ne kadar dünya hâlâ benzer suçlara tanıklık etse de, artık bu suçların karşılıksız kalmayacağına dair güçlü bir irade mevcut.

İkinci Dünya Savaşı sonrası kurulan askeri mahkemeler, yalnızca bir dönemin kapanışını değil, aynı zamanda modern uluslararası hukukun doğuşunu da simgeliyor. Bu mahkemelerin getirdiği ilkeler, bugünün adalet arayışlarında hâlâ geçerliliğini koruyor. Savaş suçlarıyla hesaplaşmanın sembolü olan bu süreç, hem tarihsel hem de hukuki anlamda derslerle dolu bir miras olarak insanlığın hafızasındaki yerini koruyor.



Yorumlar

TikTok Ücretsiz Takipçi ve İzlenme Artırma Yöntemleri

Sosyal Medyada Öne Çıkmanın Etkili Yolu

Instagram Ücretsiz Takipçi ve Beğeni Artırma Hilesi: Gerçekten Etkili Mi?

Bluesky ücretsiz takipçi artırma hilesi

Twitch Abone Artırma Hilesi: Popüler olmanın ücretsiz yolu

YouTube İzlenme Artırma Hilesi: Gerçekten Etkili Mi?

YouTube Abone Sayısını Artırmak İçin Neden Doğal Yollar Tercih Edilmeli?

Instagram Ücretsiz Takipçi Artırmanın Yolları: Organik Yöntemlerle Başarıya Ulaşın

TikTok Ücretsiz Takipçi Artır: Organik Yollarla Gerçek Başarı Mümkün mü?

TikTok İzlenmeleri Ücretsiz Artır: Popülerliğe Giden Organik Yollar

Uyuşturucu çetesiyle iş birliği yapan savcı tutuklandı

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM): Avrupa’nın Vicdanı ve Hukukun Üstünlüğünün Teminatı

Mogadişu Cezaevleri: Zorluklar ve Uluslararası Destek Arayışları

Moritanya Cezaevleri: Görünmeyen Duvarların Ardında Yaşananlar

Fransa Cezaevi Sistemi: Avrupa’nın Göbeğinde Adaletin Yüzleştiği Zorluklar

Japonya Cezaevleri: Disiplinin, Yalnızlığın ve Sessiz Reformun Hikayesi

İtalya Cezaevleri: Avrupa'nın Adalet Aynasında Bir Kriz ve Reform Tablosu

Hollanda Cezaevi Sistemi: Avrupa’da Boş Kalan Hücrelerin Ülkesi

İspanya Cezaevi Sistemi: Avrupa’nın Gölgesinde Bir Model mi?

ABD Cezaevi Sistemi: Sorunlar, İstatistikler ve Reform Çabaları

Deprem nedeniyle Tekirdağ ve Kocaeli'de okullar tatil edildi

DS Hizmetleri 20. Yıl Bölge Toplantılarının İkincisi İzmir’de Başladı

GYS Sınavına Çalışırken Nelere Dikkat Edilmeli?

İstanbul'da eğitim hakkı engellenen hükümlünün yaşadığı sorunlar

Ders Çalışma Metotları: Verimli ve Etkili Çalışma Yöntemleri

2025 Öğretmen Alım İlanları: Türkiye'deki Fırsatlar ve Başvuru Süreçleri

Hâkim ve Savcı Yardımcılarının AYM'de Staj Yapmalarına İlişkin Duyuru

Adalet Bakanlığı GYS tarihi açıklandı

Personel Eğitim Merkezleri Başkanları ile Aylık Değerlendirme Toplantısı

ICPA 2025: Ceza İnfaz Kurumlarında Refah Konulu Makale Çağrısı

Kademeli Emeklilik Nedir, Kimler Faydalanır ve Şartları Nelerdir?

Adalet Sen: Promosyonda Popülizme Değil Gerçekliğe Dayanıyoruz

Adliyelerde icra dosya sayısında rekor artış

Adaletle İstihdama Köprü: Antalya’da Anlamlı İş Birliği

Maaş promosyonlarında yeni rekor: 138 Bin TL

Uygun Kredi Nasıl Bulunur? Adım Adım Kredi Seçim Rehberi

Evlerde Elektrik Tasarrufu Nasıl Yapılır?

Araçlarda Yakıt Tasarrufu Nasıl Yapılır?

Bitcoin Madenciliği 2025: Dijital Altının Yeni Kazı Savaşı

Maaş Promosyonu Alanında Yeni Rekor Geldi!

İnfaz Düzenlemesi Nedir? Türkiye’de Son Durum

Adliyede görevli mübaşire saldırı

Zabıt Katibi Mesleği: Hukuk Sisteminin Gizli Kahramanları

Hakim ve Savcıların Özlük Hakları: Adaletin Temsilcileri İçin Önemli Düzenlemeler

Savcı Burhan Bıçkı vefat etti

Narkotik operasyonunda tutuklu sayısı 645 oldu

Yargı Bağımsızlığı Nedir? Demokrasi İçin Adaletin Temel Taşı

Hükümlü ve Tutuklu Arasındaki Fark Nedir?

Avukatlık Mesleği Tarihçesi: Geçmişten Günümüze

Hakim savcıdan üstün mü?