10484,39%2,70
41,94% 0,12
48,91% 0,02
5862,60% 2,37
9858,16% 0,77
DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, 11. Yargı Paketi taslağında yer alan “15-18 yaş arası çocuk suçlulara ceza indiriminin kaldırılması” yönündeki düzenlemeye sert tepki gösterdi. Koçyiğit, “Bu, çocuk haklarına aykırı bir adımdır. Çocuğun üstün yararını yok sayan hiçbir düzenlemeyi kabul etmiyoruz” dedi.
TBMM’de basın toplantısı düzenleyen DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit, gündemdeki Suriye, Irak ve Lübnan tezkereleri ile birlikte Meclis’e gelmesi beklenen 11. Yargı Paketi taslağına ilişkin açıklamalarda bulundu. Henüz resmi olarak sunulmamış taslağın kamuoyuna sızdırılmasına da tepki gösteren Koçyiğit, “Bu AK Parti’nin klasik taktiği. Önce taslağı sızdırır, kamuoyunun tepkisini ölçerler. Ancak biz bu taslağın resmileşmesini dahi kabul etmiyoruz. İnsan haklarına aykırı bir düzenlemeyle karşı karşıyayız” dedi.
Koçyiğit, 15-18 yaş grubundaki çocuklara ceza indirimi uygulamasının kaldırılmasının uluslararası çocuk hakları sözleşmeleriyle çeliştiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı:
“Bu düzenleme, çocuk adalet sisteminin ruhuna aykırıdır. Çocuk suçlulara ceza indiriminin kaldırılması, çocuğun üstün yararını yok saymak demektir. Bu nedenle söz konusu maddeyi kesinlikle kabul etmiyoruz.”
Koçyiğit, taslakta yer alan “biyolojik cinsiyete ve genel ahlaka aykırı tutum ve davranışlara üç yıla kadar hapis cezası” maddesini de eleştirdi. Bu maddenin, özellikle LGBT+ bireylerin yaşam haklarını ve ifade özgürlüğünü tehdit ettiğini söyleyen Koçyiğit, “Bu tür hükümler, toplumsal cinsiyet kalıplarına uymayan herkesin varoluşunu cezalandırma riskini barındırıyor. Uluslararası insan hakları sözleşmelerine ve Anayasa’ya aykırı bir yaklaşım söz konusudur” dedi.
Koçyiğit, hükümeti insan hakları ve eşitlik ilkelerine uymaya davet ederek, “Eşit yurttaşlık sadece birbirine benzeyenlerin değil, tüm yurttaşların hakkıdır. Bu taslak resmileşmeden reddedilmelidir” ifadelerini kullandı.
Basın toplantısında, TBMM Genel Kurulu’na sunulacak olan yeni Irak, Suriye ve Lübnan tezkerelerine de değinen Koçyiğit, “Barış ve silahsızlanmayı konuştuğumuz bir dönemde, yeni bir savaş tezkeresinin gündeme getirilmesi doğru değildir. Türkiye’nin başka ülkelerin iç işlerine müdahalesi ne meşrudur ne de hukukidir” diyerek tezkereye karşı çıktıklarını dile getirdi.
Koçyiğit ayrıca, “Bu tezkere yürütülen süreçle uyumsuzdur. Türkiye’nin güvenlik politikaları, bölgedeki sorunları çözmek yerine daha da derinleştiriyor” ifadelerini kullandı.
Koçyiğit, Plan ve Bütçe Komisyonu’na gelecek olan 2026 bütçesine de dikkat çekerek, “Savunma harcamaları 2 trilyon 155 milyar TL’ye ulaştı ve bu, toplam giderlerin yüzde 11,4’ünü oluşturuyor. Eğitim, sağlık, refah değil; silaha bütçe ayrılıyor. Savaşta değiliz deniyor ama bütçemiz savaş bütçesi” dedi.
Koçyiğit, bütçedeki bu dağılımın toplumun gerçek ihtiyaçlarını karşılamadığını belirterek, “Bu ülkenin çocukları okulda temiz suya erişemiyor ama savunma bütçesi büyüyor. Halkın öncelikleri yerine savaş harcamaları finanse ediliyor” sözleriyle açıklamasını tamamladı.