11347,70%0,30
40,83% 0,12
47,84% 0,95
4431,67% 0,84
7119,18% 0,73
Ankara 28. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, tutuklu olan zabıt kâtibi, rüşvet suçlamasını kabul ederken diğer suçlamaları reddetti. Görevi sırasında yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle para karşılığında dosya kapattığını belirten zanlı, bir avukat aracılığıyla bu eylemleri gerçekleştirdiğini iddia etti. "Başka bir birimde çalışsaydım, orada da aynı şeyi yapardım" diyerek eylemlerinin FETÖ ile bir bağlantısı olmadığını ileri süren zanlı, etkin pişmanlıktan yararlanmak istediğini belirtti.
Diğer Sanıkların Savunmaları
Davada yargılanan diğer sanıklar da kendilerini savundu. Tutuklu avukatlardan biri, bir müvekkilinin dosyasını takip etmek için zabıt kâtibiyle irtibat kurduğunu ve kendisine "insani yardım" amacıyla para verdiğini söyledi. Dosyalarda usulsüz işlem yapmasını asla talep etmediğini belirterek suçsuz olduğunu savundu.
Başka bir avukat sanık ise, daha önce bir soruşturmada etkin pişmanlıktan yararlandığını anlattı. Bir müvekkilinin dosyasını kapatmak için bir avukat aracılığıyla para verdiğini ancak bu kişinin zabıt kâtibi olduğunu bilmediğini iddia etti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, zabıt kâtibinin UYAP sistemi üzerinden aralarında FETÖ şüphelilerinin de bulunduğu dosyaları usulsüzce işleme koyduğu belirtiliyor. Zanlının kendi şifresi ve tanıdığı savcıların şifrelerini kullanarak dosya numaralarını değiştirdiği, evrak sildiği ve isimleri manipüle ettiği iddia ediliyor. Bu eylemler nedeniyle zabıt kâtibi için yüksek bir hapis cezası talep edilirken, diğer sanıklar da "rüşvet", "terör örgütü üyeliği", "gizliliğin ihlali" ve "resmi belgede sahtecilik" gibi suçlamalarla karşı karşıya.
Duruşmaya ilerleyen günlerde devam edilecek. Bu dava, yargı sistemindeki potansiyel zafiyetleri ve yolsuzluk iddialarının ciddiyetini bir kez daha gözler önüne seriyor.