Ermişin Bahçesi- Halil Cibran kitap özeti

Ermişin Bahçesi-Halil CİBRAN

Ermişin Bahçesi, Halil Cibran tarafından yazılmış olan Ermiş kitabının devamı niteliğinde sayılır. Ermiş kitabında soru cevap ve öğütlerle devam eden kitap, burada daha çok olay örgüsü halinde devam eder. 
El Mustafa, doğduğu adacığa dönüyordu. Kalbinde bir eve dönüş vardı. Kitabın ilk kısmında; El Mustafa ve gemicilerin diyaloğu verilmiştir. Gemiciler soru sorar ve oda yanıtlar. Gemi limana girip mendireğe yakaştığında onu bekleyenler vardı ve içinde çocukluk arkadaşı Kerime'de bekliyordu. Kerime ona şöyle dedi: on iki yıldır yüzünü bizden gizledin, o iki yıldır sesine acıktık ve susadık. El Mustafa ise ona şı şekilde cevap verdi: 'Dakikalar vardır, ayrılığın ölçülemiyecek kadar uzun sürelerini tutar. Bu şekilde devam eden bir süre konuşmanın ardından El Mustafa onları birdenbire bırakır ve anasının babasının bahçesine gider. Ardından sadece kısa süre Kerime gitti.

Kitapta dikkat çeken cümleler

'Dostlarım ve yol arkadaşlarım, inanışlarla dopdolu ve fakat dini bomboş olan ulusa ne yazık.'

'Bir ulusa ne yazık ki rüyasında küçümsediği tutkuya uyanıkken boyun eğer.'

'Seninle en yakın kimsesiz komşun arasındaki uzaklık gerçekte seninle yedi kıta yedi deniz ötelerde yaşayan sevdiğinle aranızdakinden daha büyüktür.'

'Gerçekte en engin uzaklık uykuda gördüğün düşle uyanıklığın arasında uzanandır; ve bir eylem olanla bir istek olarak kalan arasındadır.'

'Dostum, evinin önünden geçtiği halde, kapını çalmıyorsa hangi adam senin konuksever olmadığını söyleyebilir.'

'Eleştiren ve hata-bulucu bir konuşma duyduğunuzda, kendi kemikleriniz kadar sağır ve hayaliniz kadar uzak olun.'

'Yine de aramızda bir sessizlik uçurumu vardı
onun aşamadığı
benim geçemediğim.

Ermişin bahçesi, ermişin bahçesi kitap özeti, ermişin bahçesi yazarı, ermişin bahçesi ne anlatır, ermişin bahçesi sözler, ermişin bahçesi alıntılar, halil cibran