Bulgaristan'da HÖH partisi seçim kampanyasını iftarla kapattı

Üyelerinin çoğunluğunu Türk ve Müslümanların oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisi 2 Nisan’da yapılacak erken genel seçimleri ile ilgili kampanyasını ülkenin güneyinde, Rodop Dağları'nda Ribnovo köyünde iftarla kapattı.

Bulgaristan’ın 2 bin 500 nüfusu ile en büyük Müslüman köylerinden biri olan Ribnovo’da iftara 2 bini aşkın kişi katıldı.

İftar öncesi ülkede 1989'da yıkılan 45 yıllık eski komünist rejimin Türk ve Müslümanlara uyguladığı asimilasyon politikasına direnişte hayatını kaybeden şehitler anıldı.

Ribnovo’nun belediye binasına bir anıtın açılışı yapıldı.

Anıttaki yazıda, “İslam dinini ve onurlarını savunmak üzere 30 Mart 1964 yılında totaliter yönetime başkaldıran Ribnovo kahramanları daima anılacak.” ifadesi yer aldı.

Törende Bölge Müftüsü Osman Kurtev ölenlerin anısına dua okudu.

HÖH Genel Başkanı Mustafa Karadayı partinin milletvekili adayları ile kampanyanın son bölümündeki etkinlikleri Müslümanların yoğun olarak yaşadığı Rodop Dağları bölgesinde gerçekleştirdi.

-Ramazana denk gelen seçim kampanyası

HÖH Genel Başkanı Karadayı, ramazan ayına denk gelen seçim kampanyasında olabildiğince çok seçmene ulaşmaya çalıştıklarını anlattı.

Bu seçimde Türkiye dahil, birçok ülkede yaşayan Bulgaristan vatandaşlarının oy kullanabileceklerine işaret eden Karadayı, “Türkiye’de yaşayan Bulgaristan vatandaşlarımızı 2 Nisan’da yapılacak erken genel seçime katılmaya çağırıyorum.” dedi.

Karadayı, HÖH partisinin 240 üyeli Bulgaristan parlamentosunda temsilini gittikçe artırdığını ve son dönemde milletvekili sayısını 36'ya çıkarttıklarını anımsattı.

Karadayı, 2 Nisan seçiminde temsilini daha da artırmak ve kurulabilecek koalisyon hükümetinde ortak olmayı hedeflediklerini belirtti.

Türkiye’ye göç eden Bulgar vatandaşlarının memleketlerinde Avrupa Birliği fonlarından destek alabilmeleri, Bulgaristan’daki yatırım yapma koşullarının daha güvenilir olması için seçime katılımlarının önemli olduğunu aktardı.

Karadayı ayrıca, seçim sonrası sahip olacakları siyasi ağırlığı sayesinde, eski göç anlaşmaları ile Türkiye’ye giden vatandaşlarının vize işlemlerini kolaylaştırmak istediklerini kaydetti.

-“Tarihimizin bu acı bölümünü nesillere anlatalım”

Karadayı, Buntsevo ve Ribnovo köylerinde yaptığı konuşmalarında, eski komünistlerin ülkedeki Türk ve Müslümanlara çektirdikleri eziyetin hala okulların ders kitaplarına dahil edilmediğini anımsattı.

“Tarihimizin bu acı bölümünü nesillere anlatalım” diyen Karadayı, gençlerin önemli bir bölümünün bu gerçeklerden haberdar olmadığını söyledi. Bu zulümlere karşı direnişin 33 yıl önce partinin onursal Başkanı Ahmet Doğan’ın Hak ve Özgürlükler Hareketini kurması için vesile olduğunu kaydetti.

Eski Sovyetler Birliği (SSCB) Kızıl Ordunun desteği ile 1944 yılında darbe ile iktidara gelen Bulgar Komünistlerin son diktatörü Todor Jivkov’un girişimleri ile o dönemde 8 milyonluk ülke nüfusunun yüzde 12’sini oluşturan Türk ve Müslümanlara karşı farklı dönemlerde asimilasyon uygulanmıştı.

Bulgaristan’daki komünizmin son yıllarında komünistler, 1985-1989’da asimilasyon girişimlerini daha da artırmıştı. 1989 yılında isimlerini Bulgar isimlerle değiştirmeyi reddeden, dinine sahip çıkan yaklaşık 360 bin Türk ve Müslüman Türkiye’ye göçe zorlanmıştı.

Asimilasyona karşı direniş sonucu, 10 Kasım 1989’da Jivkov tahtından devrilmişti.