Bosna Hersek'te yaşayan el-Tanany, doğum yeri Gazze'de gördüklerini anlattı
- "Aynı zamanda Bosna Hersek vatandaşıyım. 23 yıl sonra Gazze'deki ailemin yanına gitmek istedim. 15 Eylül'de gittiğim Gazze'de bir ay kalmayı planlamıştım ancak buraya dönüşüme çok az kala saldırılar başladı" - "Gazze'nin kuzeyindeydim, aile evimizde. Her gün bombardıman sesleri vardı. Üzerimizden geçen uçakları gördük. O kadar çok bomba atılıyordu ki durup bir saniye bile rahat nefes alamıyorduk"
Bosna Hersek'e 1992-1995'te yaşanan savaş sırasında gelen ve burada aile kuran el-Tanany, 15 Eylül'de Gazze'deki ailesini ziyaret etmek üzere gittiği kentte ekim ayında başlayan İsrail saldırılarında yaşadıklarını AA muhabirine anlattı.
Gazze'de doğduğunu belirten 55 yaşındaki el-Tanany, "Aynı zamanda Bosna Hersek vatandaşıyım. 23 yıl sonra Gazze'deki ailemin yanına gitmek istedim. 15 Eylül'de gittiğim Gazze'de 1 ay kalmayı planlamıştım ancak buraya dönüşüme çok az kala saldırılar başladı." dedi.
El-Tanany, babası, 2 erkek ve 2 kız kardeşi ile ailelerinin Gazze'de olduğunu söyleyerek, "Gazze'nin kuzeyindeydim, aile evimizde. Her gün bombardıman sesleri vardı. Üzerimizden geçen uçakları gördük. O kadar çok bomba atılıyordu ki durup bir saniye bile rahat nefes alamıyorduk." diye konuştu.
Gazze'de sivillerin hedef alındığını vurgulayan el-Tanany, "Her yer yıkık döküktü. Cibaliye'ye gidilmesini söylediler. Ancak oraya da saldırdılar. Akrabalarımın evi de bombalandı. Hepsi yıkıldı." ifadelerini kullandı.
- "Gazze'de hiçbir yer güvenli değil"
El-Tanany, "Gazze'de hiçbir yer güvenli değil. Her gece sadece bombaların sesi yükseliyor. Çocuklar ise bombaların sesinden ağlıyor. Huzurlu geçen tek bir dakika bile yok." dedi.
İsrail'in ilk saldırılarından biri yaşandığı sırada, babası ve erkek kardeşiyle birlikteyken birden patlama sesi duyduklarını dile getiren el-Tanany, şöyle devam etti:
"Dışarı çıktığımızda evimizin etrafında birçok yerin yıkıldığını gördük. Ne olduğunu anlamak için ilerledik. Her yer toz dumandı. Birden insan parçaları görmeye başladık. O gün orda yapılan katliamda 112 kişi hayatını kaybetti. Aralarında tanıdıklarım, arkadaşlarım da vardı."
El-Tanany, Gazze'deki insanların ölüm korkusuyla yaşadığını ve su, elektrik, gıda olmadan hayatta kalmaya çalıştığını anlattı.
AA muhabirinin sorularına cevap verdiği sırada telefonu çalan el-Tanany, Gazze'deki erkek kardeşinin aradığını, iyi olduğunu söyledi.
- "Benim gördüklerim İsrail'in daha büyük bir şey planlandığı yönünde"
Bosna Hersek'teki oğlunun Kahire Büyükelçiliği ile irtibata geçtiğini ifade eden el-Tanany, Mısır sınırına ulaşabilmek için de oldukça zorlu bir yoldan ilerlediklerini bildirdi.
El-Tanany, Gazze'den ayrılırken kendini oldukça kötü hissettiğini belirterek, "Arkada bıraktıklarıma ne olacak diye sürekli düşünüyorum. Babam 92 yaşında. Ailemle sürekli iletişim halinde olmaya çalışıyorum ama çok zor. Seslerini duyduğumuzda tek bir saniye bile yetiyor." dedi.
Zenica'da firması olan el-Tanany, Bosna Hersek'teki savaşa da tanıklık ettiğini anımsatarak, "Biz 1948'den beri mücadele ediyoruz. Filistin halkı her saniye acı çekiyor. Ailem de geçmişte Cibaliye'ye göç etmeye zorlandı. Koşullar çok zor." diye konuştu.
Ateşkesin olmayacağına inandığını söyleyen el-Tanany, "Benim gördüklerim İsrail'in daha büyük bir şey planlandığı yönünde. Ancak umuyorum Filistin'de yaşananlar bir an evvel sona erer. İsrail, hastane ve okulları bombaladı. Hastanelerdeki durumu gözlerimle gördüm. Çok acı. Mezarlıkları bile bombaladılar. Öldürülenler sadece sivil, birçoğu çocuk. Çoğunun cesedine enkaz altında ulaşılamıyor." ifadelerini kullandı.
Gazze'den tahliye edilerek pazartesi günü Bosna Hersek'in başkenti Saraybosna'ya ulaştıklarını belirten el-Tanany, ihtiyaçları için yardımcı olan Bosna Hersek'in Kahire ve Ankara büyükelçiliklerine teşekkür etti.
- "Çocuklar babalarını merak etti"
El-Tanany'nin eşi Fata da Gazze ile iletişim kuramadıklarını anlatarak, "Kalbimiz parçalandı. Çocuklar sürekli babalarını merak etti. Gazze'ye hiç gidemedim ama hep merak ettim. Eşimin ailesini tanımak istedim." dedi.
Eşinin Bosna Hersek'e gelişini "sabırsızlıkla" beklediklerini ifade eden Fata el-Tanany, "İnsan doğum yaptığında ayrı bir sevinç yaşar. Eşimi tekrar gördüğümde işte öyle sevindim ben de. 30 yıldır aynı hayatı paylaşıyoruz." diye konuştu.
El-Tanany, Nabil ile 1993'te tanıştığını, 1994'te evlendiğini söyleyerek, Gazze'de yaşanan acıların son bulması temennisinde bulundu.
Nabil ve Fata'nın kızı Salina el-Tanany ise çok zor günler geçirdiğini, babası eve gelince ona sarıldığını ve çok mutlu olduğunu dile getirdi.
Diğer kızları Sejma el-Tanany, babası için çok ağladığını ifade ederek, "Geleceği günü hep rüyamda gördüm. Ne zaman gelecek, gelecek mi diye çok merak ettim. Geldiğinde çok mutlu oldum." dedi.
FACEBOOK YORUMLAR