Yazar Erol Erdoğan, oyunların çocukluk ve gençlik dönemi için önemini anlattı:
- "Çocukluk dönemindeki oyunların unutulmaması lazım. Ben Türkiye'deki oyunları araştırdım. Köylerde, şehirlerde oynanan oyunları isimleriyle ve oynanış şekilleriyle kayda geçirdim. Türkiye'de 3 binden fazla oyun var" - "Akran zorbalığının temel nedenlerinden birisi çocukların oyun dönemlerinde oyun oynamıyor olmasıdır. Çocuklar birbirleriyle oyun oynarken 'nasıl gönül alınır', 'nasıl kavga yapılır', 'kavgadan sonra nasıl barışılır' gibi birçok şeyi öğreniyorlar"
Çocuklar ve gençler üzerine yaptığı araştırmalarla tanınan sosyolog, yazar Erol Erdoğan, N'apsak Bu Gençleri? ve Oyun Kimin? kitaplarını Taksim Kitabevi'nde imzaladı.
Erdoğan, etkinlikte yaptığı konuşmada, gençler üzerine kaleme aldığı kitaplarından yola çıkarak gençlerin geçmişten bugüne toplumdaki yerini anlattı.
Çocukluk döneminde aile ve çocuk arasındaki ilişkide problemlerin fark edilmediğini dile getiren Erdoğan, problemlerin gençlik döneminde ortaya çıktığını ve büyük bir kısmının da aile kaynaklı olduğunu söyledi.
Erdoğan, çocukluk ve gençlik döneminde oynanan oyunların bireyin gelişimindeki en önemli araç olduğuna dikkati çekerek, Çocukluk dönemindeki oyunların unutulmaması lazım. Ben Türkiye'deki oyunları araştırdım. Köylerde, şehirlerde oynanan oyunları isimleriyle ve oynanış şekilleriyle kayda geçirdim. Türkiye'de 3 binden fazla oyun var. dedi.
Oyunun aile ve şehir kültürüne geri döndürülmesi gerektiğine işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
Akran zorbalığının temel nedenlerinden birisi çocukların oyun dönemlerinde oyun oynamıyor olmasıdır. Çocuklar birbirleriyle oyun oynarken 'nasıl gönül alınır', 'nasıl kavga yapılır', 'kavgadan sonra nasıl barışılır' gibi birçok şeyi öğreniyorlar. Oyun oynamadan büyüyen çocuklar ileride bu durumlarla karşılaştıklarında bununla nasıl baş edeceklerine dair bilgi sahibi olamazlar.
Erdoğan, toplumdaki birtakım yozlaşma ve bozulmaların gençliğe fatura edilmemesi gerektiğinin altını çizerek, Türkiye'de siyasetçiler, eğitimciler, din görevlileri ve anne babalar olarak gençlere yönelik 60'tan fazla ön yargılı cümle kuruyoruz. Gençlerle ilgili kurulan bu cümlelerin yüzde 90'ı doğru değil. Çok az bir kısmının gerçeklik payı olsa da onlarda da sorun gençlerden değil bizden kaynaklanıyor. ifadelerini kullandı.
Gençlerin destek almak değil sürece dahil olarak tecrübe kazanmak istediklerini vurgulayan Erol Erdoğan, geleneği olan oyunları oynamayı sürdürerek geleceğin oyun tasarımını etkilemenin mümkün olduğunu da sözlerine ekledi.