Tekirdağ'daki "klarnet hastanesinde" arızalı enstrümanlar onarılıyor
- Klarnet tamircisi Birol Gürkan: - "Babamın babasından öğrendiği bu tamirciliğe ben de 13 yaşımda merak saldım. O gün bugündür klarnet hastanesindeyim" - "Bulgaristan, Yunanistan, Almanya ve Avusturya'dan, Türkiye'nin pek çok yerinden müşterilerimiz var"
FIRAT ÇAKIR - Tekirdağ'da yaşayan Birol Gürkan, klarnet hastanesi olarak adlandırdığı atölyesinde, yıllardır yörenin en çok kullanılan enstrümanına yeniden ses veriyor.
Atölyenin dördüncü kuşak tamircilerinden 48 yaşındaki Birol Gürkan, babasının yanında öğrendiği mesleği 35 yıldır sürdürüyor.
Her sabah tezgahın başına geçen Gürkan, klarnetten doğru ses çıkması için bazen birkaç saat bazen de günlerce uğraş veriyor.
Gürkan, zaman zaman çocuğu ve 11 yaşındaki torununun da kendisine yardım ettiği mesleğini geleceğe aktaramamaktan endişe duyuyor.
- Bu tamirciliğe 13 yaşımda merak saldım
Gürkan, AA muhabirine ses ve tavır açısından pek çok klarnet çeşidinin olduğunu anlattı.
Her tür klarneti tamir edebildiğini ancak atölyeye en çok Türk klarneti olarak bilinen sol klarnetin geldiğini ifade eden Gürkan, yörede müzisyenlik yapanların sık sık arızalanan enstrümanlarını yeniden müzik camiasına kazandırdıklarını söyledi.
Ata mirası olan klarnet tamirciliğinin büyük dedesi, dedesi ve babası tarafından yapıldığını anlatan Gürkan, Babamın babasından öğrendiği bu tamirciliğe 13 yaşımda merak saldım. O gün bugündür klarnet hastanesindeyim. dedi.
Gürkan, dedesinin farklı, babasının farklı teknikler kullandığını, kendisinin de yeni teknolojiye ayak uydurarak yeni tekniklerle tamir işini yürüttüğünü anlattı.
Tamir işini, babasının hasır yakarak çatlak kapattığı dönemlerden sosyal medyada anlattığı dönemlere taşıdığını ifade eden Gürkan, Her kuşak yeni bir atılım yapmak zorunda. diye konuştu.
Genelde tuş takımı arızaları ya da düşme, çarpmaya bağlı çatlak arızalarının en çok karşılaştıkları sorunlar olduğunu belirten Gürkan, şöyle konuştu:
Bize gelen klarnetler genelde son durumda olanlar yani yaşamıyorlar. Çok eski klarnetlerin bize gelme sebebi şu: Mesela, 'çok eski bir klarnet, amcamızdan, babamızdan kalan bir klarnet, bunu canlandırmak istiyoruz' diyorlar. Ben de göndermelerini isteyip önce test ediyorum. Olabilecekleri yapıyorum.
Benim şöyle bir özelliğim var: Klarnet çalmayı bildiğimden, tamir ettikten sonra üflüyorum, üflediğim için klarnetin üzerindeki tuşların hassasiyetini kendim yapabiliyorum. Çok fazla 'hasta klarnet' geliyor. Klarnetleri onarıp, canlandırıyoruz. Biz hastalandığımızda hastaneye gidiyoruz, doktor muayene ediyor. Biz de bir nevi öyle işlemler yapıyoruz. Klarneti söküp bakıp değil arızaya göre işlem yapıyoruz.
- Sosyal medyayı kullanıyoruz
Gürkan, tamir videolarını sosyal medya aracılığıyla paylaştığını bu sayede çok farklı yerlerden müşterilere eriştiklerini belirtti.
Sosyal medyada esprili bir dil kullandığını hastamız geldi, hastamız çok iyi oldu gibi paylaşımlar yaptığını anlatan Gürkan, Sosyal medyayı kullanıyoruz. Bu sayede pek çok ülkeden, yöreden müşterilerimiz oldu. Bulgaristan'dan, Yunanistan'dan, Almanya'dan, Avusturya'dan, Türkiye'nin pek çok yerinden müşterilerimiz var. dedi.
Gürkan mesleğinin zor ve emek isteyen bir iş olduğunu ifade etti.
Mesleği geleceğe aktarmak için de emek harcadığını vurgulayan Gürkan, Sadece kendi ailem değil, dışarıdan kardeşlerimiz merak edip gelsin çalışsın. Bunu sadece müzik icra eden değil, müzik icra etmeyen kardeşlerimiz de yapabilir. Tanıdığım kişileri çağırıyorum ama çok da ilgilenmiyorlar. Ben bu işe başladıktan sonra görme kusurum arttı. Gün geliyor sadece bir tuşta günümü harcıyorum. En sonunda yapabiliyorsun. Peygamber sabrı gerektiren bir meslek. Göz nuru döküyorsun. dedi.
Gürkan, kimi klarnetle 1 hafta uğraştığını kimi klarnet arızasını ise el alışkanlığı ve kulak dolgunluğu tecrübesiyle birkaç saat içerisinde tamir edebildiğini kaydetti.