Üst düzey devlet yöneticilerine önerilen 30 bin TL'lik seyyanen zam düzenlemesi, kamuoyundan gelen yoğun eleştiriler nedeniyle rafa kaldırıldı. Bu durum, hükümeti yalnızca belirli bir kesimi değil, tüm kamu çalışanlarını kapsayan köklü bir reform sürecine yöneltti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın direktifiyle, yaklaşık 5-6 milyon memuru etkileyecek yeni bir sistemin çalışmaları hızlandı. Bu arada, Ocak ayında memurlara ekstra refah payı sağlanması da ciddi şekilde tartışılıyor.
Geri çekilen teklifin ardından, hükümet tüm devlet kadrolarını kapsayan kapsamlı bir paket üzerinde yoğunlaştı. Bu yeni yaklaşım, 2026 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulması ve 1 Ocak 2027'den itibaren uygulanması hedefiyle şekilleniyor.
Meclis komisyonundan geçen 30 bin TL'lik zam önerisi, sadece üst kademelere odaklandığı için büyük tepki topladı. Eleştirilerin artması üzerine teklif iptal edildi ve yerine, tüm kamu personeline hitap eden bir reform gündeme alındı.
Gazeteci Şamil Tayyar, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuya dair kararlı tutumunu şöyle özetledi: "Cumhurbaşkanımız, sorunun dar bir çerçevede değil, tüm kamu çalışanlarını kapsayan radikal bir reformla çözülmesi gerektiğini vurguladı. Bu kapsamda, sendikalar, bürokrasi ve sahadaki personelden detaylı görüşler toplanıyor."
Tayyar, tasarruf önlemlerinin etkisiyle reformun bir yıl geciktiğini, ancak 2026'da Meclis gündemine geleceğini belirtti.
Hükümetin bir diğer önceliği, 2026 Ocak ayında memurlara ilave refah payı dağıtmak. Ekonomik dalgalanmalar ve enflasyonun maaşlar üzerindeki olumsuz etkisi, özellikle 2025 yılında memurların alım gücünün belirgin şekilde düşmesine yol açtı. Bu kayıpları telafi etmek ve geri çekilen zam sonrası oluşan beklentileri karşılamak amacıyla refah payı seçeneği masada güçlü bir şekilde yer alıyor.
Ocak ayının başında gerçekleşecek kabine toplantısında, toplu sözleşme zamlarına ek olarak bu refah payının görüşülmesi bekleniyor. Böylece, büyük reform devreye girmeden önce memurların ekonomik gücünün korunması amaçlanıyor.
Hazırlanan reform, devlet yönetimini temelden yenileyecek bir yapı sunuyor. Öne çıkan unsurlar şöyle sıralanabilir:
Erdoğan'ın talimatıyla, reform öncesi kapsamlı bir danışma mekanizması devreye sokulacak. Memur-Sen, Kamu-Sen ve KESK gibi başlıca sendikalarla yoğun görüşmeler yapılacak. Her kurumdan raporlar ve personel temsilcilerinin önerileri, taslağın oluşumunda dikkate alınacak.
Bu istişarelerin ardından hazırlanan metin, 2026'da TBMM'ye iletilecek ve kabulü halinde maaş düzenlemeleri 2027 başından itibaren geçerli olacak.
Üst düzey zam teklifinin iptaliyle tetiklenen bu reform hareketi, milyonlarca memurun maaş, görev ve kadro yapılarını kökten etkileyecek. Hükümet, uzun vadeli değişiklikleri planlarken, kısa dönemde ekonomik kayıpları önlemek için 2026 Ocak'taki refah payını ön planda tutuyor – özellikle 2025'te yaşanan alım gücü erozyonunu göz önünde bulundurarak.
Tüm dikkatler, Ocak ayındaki maaş güncellemelerine ve 2026 boyunca Meclis'e sunulacak büyük reforma odaklanmış durumda.