Libya'daki Osmanlı eseri Murat Ağa Camisi 5 asırdır ayakta
- TİKA Libya Koordinatörü Gıyaseddin Karatepe: - "İspanyol tehlikesi tamamen bertaraf edildikten sonra Murat Ağa, 1535 yılında bu kaleyi camiye çevirmiştir. O tarihten beri cami olarak hizmet vermekte olan bu bina, Osmanlı Devleti'nin Libya'daki en eski camisi hükmündedir" - "Camide halen ibadet edilmektedir. Caminin korunması ve ayakta tutulması çok önemli bir sorumluluğumuzdur"
AYDOĞAN KALABALIK - Libya’nın başkenti Trablus’un doğusundaki Tacura bölgesinde yer alan Osmanlı eseri Murat Ağa Camisi, ülkedeki yıkıma ve 9 yıl önce meydana gelen bombalı saldırıya rağmen yüzyıllardır bölgedeki önemli ibadet yerlerinden biri olmayı sürdürüyor.
Adını, Osmanlı Devleti’nin Libya’ya atadığı ilk Vali Hadim Murat Ağa’dan alan cami yaklaşık 5 asırlık bir tarihe sahip.
Askeri amaçlar için 1521'de kale olarak planlanarak inşa edilen yapı, İspanyol tehlikesinin bertaraf edilmesinin ardından Murat Ağa tarafından camiye çevrilmiş.
Cami, Libya'daki iç karışıklık döneminde 2013'te uğradığı bombalı saldırıya rağmen hâlâ ayakta ve bölgede en çok cemaate sahip olma özelliğini koruyor.
- Caminin hikâyesi İspanyolların Kuzey Afrika’yı işgaline kadar uzanıyor
Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) Libya Koordinatörü Gıyaseddin Karatepe, Murat Ağa Camisi'nin geçmişten bugüne uzanan hikâyesini AA muhabirine anlattı.
Karatepe, İspanyolların 1492'te Endülüs'teki son emirliği ele geçirdikten sonra Haçlılarla Kuzey Afrika’da işgallere başladığını hatırlattı.
İspanyolların bu dönemde Fas ve Cezayir’in ardından 1510’da Trablusgarp’ı işgal ettiğini söyleyen Karatepe, Trablusgarp’ta halkın işgale direnişi yeterli olmayınca, insanlar kentin doğusundaki Tacura bölgesine sığındı. Bunun üzerine Tacura Ayan Meclisi 1519 yılında İstanbul’a bir heyet göndererek yardım talep etti. dedi.
Karatepe, bunun üzerine Kanuni Sultan Süleyman’ın 1520’de seçkin saray ağalarından Murat Ağa’nın emrine 6 bin deniz kuvveti tahsis edip Trablus’a gönderdiğini belirtti.
Murat Ağa’nin bölgeye sığınan halkı korumak amacıyla 1521'de Tacura’da büyük bir kale yaptırıp halkı kalenin içine alarak hücumları bertaraf ettiğini aktaran Karatepe, padişahın da kendisini Trablus Valisi tayin ettiğini dile getirdi.
TİKA Koordinatörü, İspanyol tehlikesi tamamen bertaraf edildikten sonra Murat Ağa, 1535 yılında bu kaleyi camiye çevirmiştir. O tarihten beri cami olarak hizmet vermekte olan bu bina, Osmanlı Devleti'nin Libya’daki en eski camisi hükmündedir. Cami, askeri savunma döneminden kaldığını gösteren mazgallarla hem kale ve hem de cami olma özelliğini korumaktadır. dedi.
- 2013'te Türk firması tarafından restore edildi
Murat Ağa'nın 1556'da vefat ettiğini ve cenazesinin de caminin avlusuna defnedildiğini söyleyen Karatepe, Zaman içinde çok sayıda restorasyon geçirmiş olan cami, son olarak 2013 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın emriyle bir Türk firması tarafından restore edildi. Ancak ülkedeki iç karışıklıklar nedeniyle cami ve türbe restorasyondan iki ay sonra Kasım 2013'te bombardımana uğramış ve büyük zarar görmüştür. Camide halen ibadet edilmektedir. Caminin korunması ve ayakta tutulması çok önemli bir sorumluluğumuzdur. ifadelerini kullandı.
- Bölge sakinleri Büyük Cami olarak isimlendiriliyor
AA muhabirine konuşan cami cemaatinden Libyalı Nuri Ammar, cemaati çok olduğu için Tacura sakinlerinin Murat Ağa Camisi'ni Büyük Cami (Cami el-Kebir) olarak isimlendirdiğini söyledi.
Caminin daha önce 1986'da geniş kapsamlı bir restorasyondan geçtiğini aktaran Ammar, Tavanları ve sütunlarının tamamı elden geçirildi. Camide ilk dönem şark İslam mimarisi özellikleri görülüyor. İçeride birbirine kemerlerle bağlanmış farklı renklerde sütunlar yer alıyor. dedi.
Ammar, minberin daha önce yüksek ve uzun olduğunu ancak değiştirildiğini, sonradan binaya eklenen minarenin de Mağrip mimarisi özelliği taşıdığını söyledi.
- Bütün Trablus’un en büyük camisi
Cami müdavimlerinden Abdurrezzak Gıryani de biri caminin içinde diğeri dışında olmak üzere iki su kuyusunun bulunduğunu söyledi.
Gıryani, 17 Şubat devriminden sonra camide Türkiye tarafından bir restorasyon yapıldı. Gerekli restorasyonların ve bakımının aralıklarla yapılması gerekiyor. Eğer ihmal edilirse bu tür tarihi yapılar kaybedilir. Bazı sütunlar aşağıdan incelmeye başlamış.” dedi.
Eskiden bütün Tacura bölgesinin cuma namazlarını burada kıldığını ve caminin çok geniş bir avlusu bulunduğunu belirten Gıryani, sadece Tacura değil bütün Trablus’un en büyük camisinin Murat Ağa Camisi olduğunu kaydetti.