KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, Alanya'da konuştu
- "Doğu Akdeniz'in parlayan yıldızı KKTC, bizler için milli bir meseledir. Zaten milli dava olan Kıbrıs meselesi, çok daha önemli pozisyona gelmiştir" - "Bu siyasetin kalıcı ve doğru olmasını sağlarken dünyaya anlatmak ve kabul ettirmek milli bir görev ve vatan borcudur"
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Doğu Akdeniz'in parlayan yıldızı KKTC, bizler için milli bir meseledir. Zaten milli dava olan Kıbrıs meselesi, çok daha önemli pozisyona gelmiştir. dedi.
Tatar, bir dizi ziyaret için geldiği Alanya ilçesinde Alanya Aktif Gazeteciler Cemiyetinin ofis açılışını yaptı.
Burada konuşan Tatar, teknolojinin gelişmesi, iletişim kanallarının daha da güçlü bir hale gelmesiyle gazetecilerin iki ülke arasındaki bağların güçlenmesi için önemli katkılar sağlayacağını belirtti.
Hayatta en büyük mutluluğunun Türkiye ve KKTC'nin daha da güçlenmesi olduğunu ifade eden Tatar, Kıbrıs'ta Rum halkı kadar Türk halkının da egemenlik hakkı var. Dolayısıyla Kıbrıs'ta bir anlaşma olacaksa egemenlik temelinde iki ayrı devletin iş birliği arasında olabilir. O federasyon masalı da artık geride kalmıştır. diye konuştu.
- Bu oyun Kıbrıs Türklerine karşıdır, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nedir
Tatar, daha sonra Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) tarafından düzenlenen Mavi Vatan Özelinde Kıbrıs konulu konferansa katıldı.
Burada Kıbrıs Türklerinin adada varoluş mücadelesi verdiğini anlatan Tatar, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Hayatım boyunca Kıbrıs'ın Türkiye için önemli bir ada olduğunu, Türkiye'nin sadece 40 mil uzaklıkta olduğunu, Türkiye'nin Kıbrıs Türklerini hiçbir zaman yalnız bırakmayacağını, tarihten gelen hakkı ve hukukunun olduğunu, Ege adalarında, Girit ve Rodos adalarında oynanan oyunlardan sonra Kıbrıs'ın alenen bir oyuna gelmeyeceğini her seferinde söyledim.
Cumhurbaşkanlığı döneminde yeni bir siyaseti temsil etmenin gururunu yaşadığını dile getiren Tatar, 1976'dan sonra Kıbrıs'ta hep bir federasyonun konuşulduğunu aktardı.
Tatar, o yıllardan beri Kıbrıs'ta, Rum, Yunan ve Kıbrıs Türklerinin tek egemenlik altında, çoğunluğun azınlığı yöneteceği bir anlayışın ortaya konmaya çalışıldığını dile getirerek, şöyle devam etti:
Rum tarafı Avrupa Birliğine (AB) alındı. Böylece AB'de olmayan Türkiye'nin zaman içinde etkisi azaltılarak, garantörlüğü ortadan kaldırılmak istendi. Türk askerinin adadan çekilmesiyle de zaman içerisinde Kıbrıs'ı tekrar Yunan adası olması noktasına getirmeye çalıştılar. Bizleri 1974 öncesine götürecek sürece sürüklerken, baskı, müzakere masasında oyalamak, güneydeki tanınmış Rum kesiminin dünyada daha da tanınmasını sağlamak ve ekonomisinin güçlendirilmesi için oyun oynadılar, uluslararası tezgah kurdular. Bu oyun Kıbrıs Türklerine karşıdır, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti'nedir. Bu kesin ve nettir.
Bu süreçlerin ardından artık yeni bir siyaset benimsediklerini kaydeden Tatar, Türkiye'nin ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tam desteğiyle bunun Kıbrıs'ta egemen eşitlik temeline dayalı yeni bir siyaset olduğunu vurguladı.
Bunun Kıbrıs'ta kuzeyde bir Türk devletinin ilelebet yaşayacağının mesajı olduğunu dile getiren Tatar, Yeni politika budur. Dolayısıyla bundan geri dönüş yoktur. Kıbrıs'ta bir anlaşmayla kuzeydeki Türk devleti kabul edilebilir, tanınabilir ama tanınma ne zaman olabilir bilemeyiz ama bizim devletimiz daha da kökleşmektedir, kabul görmektedir. diye konuştu.
KKTC'deki üniversitelerde 144 ülkeden öğrenci bulunduğunu aktaran Tatar, yüzden fazla ülkeyle ticaret yapıldığı bilgisini de verdi.
KKTC'ye gelenin gidenin hesabının olmadığını kaydeden Tatar, şu görüşleri dile getirdi:
Dünyadaki küresel değişimlerde sizde göreceksiniz, artık taşlar yerinden oynamıştır. Yeni yeni birtakım siyasetler gelişmektedir. Bütün bu dengeler içerisinde, bir tarafta Rusya-Çin, bir tarafta Amerika-AB olsun, KKTC'nin Doğu Akdeniz'deki statüsünün korunması, Mavi Vatan'daki bizlerin haklarının, hukuklarının korunması ve ulusal güvenliğimizin sürdürülmesi anlamında KKTC'nin statüsü yükselmiştir. Doğu Akdeniz'in parlayan yıldızı KKTC, bizler için milli bir meseledir. Zaten milli dava olan Kıbrıs meselesi, çok daha önemli pozisyona gelmiştir. Bu siyasetin kalıcı ve doğru olmasını sağlarken dünyaya anlatmak ve kabul ettirmek milli bir görev ve vatan borcudur.
Tatar'a konuşmasının ardından ALKÜ Rektörü Ekrem Kalan tarafından KKTC bayraklı tablo hediye edildi.