Karadeniz'in sahil köyünde geleneksel balıkçılıkla geçim mücadelesi
- Sakarya'nın Karasu ve Kocaali ilçelerinin sahil kesiminde kayık, tekne, taka ve uzatmalarla avlanan köylüler hem vatandaşlara ucuz balık sağlıyor hem de gelir elde ediyor
Sakarya'nın Karasu ve Kocaali ilçeleri sahil kesiminde yaşayan köylüler, nesiller boyu devam eden geleneksel balık avcılığıyla aile bütçelerine katkı sağlıyor.
Karasu ilçesi Küçük Karasu köyündeki aileler, geceden attıkları ağları günün ilk ışıklarında kayık, tekne, taka ve uzatma dedikleri deniz araçlarıyla topluyor. El yordamıyla deniz indirilen ağlara takılan balıklar, yine mürettebat tarafından tek tek ayıklanarak köpük ve kovalara konuluyor.
Bölge sakinlerinin Haralambo dedikleri mevkide uzun yıllardır suya ağlarını bırakan köylüler, bir yandan ekonomik kazanç elde ederken bir yandan önemli besin değeri bulunan balığı vatandaşlara ulaştırıyor.
- İyi kötü ekmek parası kazanıyoruz
Bölgede 40 yıldır balıkçılık yapan Adem İngenç (65), AA muhabirine, çoluk çocuğunun geçimini denizden sağladığını belirtti.
İngenç, Fındığımız olsa da denizi bırakamıyorum. Akşamdan barbun ve çinekop ağlarını ayrı ayrı seriyor, sabah olmasıyla çekiyoruz. Kıyıya çıktığımız zaman mezatçı arkadaşlarımız alıyor, Karasu ve Kocaali'deki halkımıza satıyorlar. Bizim görevimiz tutmak, onların görevi satmak. diye konuştu.
Babasından devraldığı mesleğini çocukluğundan bu yana sürdüren Abdullah Koç, işini sevdiğini dile getirerek, Geçim kaynaklarımızdan biri. Tayfalarımızla kurduğumuz ağları çekeriz. Karaya çıktığımız zaman taze balıklarımızı buraya gelip satın almak isteyenler olursa veririz. Tezgahta 60 lira olan balığı biz burada 40 liradan satarız. ifadelerini kullandı.
Balıkçılığın zorluğuna değinen Mustafa İngenç, Burası çok kalabalık. Belirli yerde ağ attığımız için herkesin ağı birbirine dolanıyor. 50-60 kayık var. Her biri 5 ağ atıyor. İyi kötü ekmek parası kazanıyoruz. şeklinde konuştu.
Balık almak için teknelerin karaya çıkmasını bekleyen Aydın Al da Burada günlük taze balık var. En azından alacak olduğumuz balığı görüyoruz. Daha hesaplı oluyor, buz görmüyor. dedi.