Kadın ve çocuk cinayetleri yasa çıkararak mı azalacak?
Kadın ve çocuk cinayetleri yasa çıkararak mı azalacak? Gelin bu sorunun cevabını birlikte analiz edelim.
ADALET TV, ANALİZ - Kadın ve çocuk cinayetleri, cinsel istismar... Son dönemde ülke gündemindeki en popüler konuların başında gelen bu sorunlar yasa çıkararak azalır mı? Sorun yasalarda mı?
TCK'da; kasten öldürme, cinsel istismar gibi konular detaylarıyla belirtilmiş, en ağır cezalar ile neticelendirilmiştir. 2014 yılında çıkarılan 6545 sayılı yasa ile; TCK 102, 103, 104/2-3 maddelerinin infazında 2/3 indirim oranı yerine terörle eşdeğer olan 3/4 indirim oranı getirilerek ceza infaz kurumlarında kalınacak süre ve cezalarda artırıma gidilmiştir.
Ancak pandemi döneminde TBMM tarafından yapılan düzenlemeler ile bu suçlara da erken açığa ayrılma ve tahliye imkanı sağlanmıştı. TBMM'de elbette keyfinden bu yasaları çıkarmıyor, ceza infaz kurumlarının kapasitesi belli.
YENİ DÜZENLEME GEREKLİ Mİ?
Kadın ve çocuğa karşı işlenen suçlarla ilgili olarak yasal düzenleme yapmaya gerek olmadığı kanaatindeyiz. Sadece mevcut yasalar eksiksiz uygulansın, bu suçları işleyenlere cezaları kesinleştikten sonra infaz aşamasında ek indirimler uygulanmasın, TBMM'de yasa çıkarırken bu konuya dikkat edilsin. TBMM'nin yasa çıkarmasının tek nedeni ise ceza infaz kurumlarında kapasite aşımı yaşanması.
Yani bu hikayede her kurumun kendisini "haklı" gördüğü yanları var. Bu işlerin sonunda yıllar sonra (kapasite aşımı nedeniyle) Ağırlaştırılmış müebbete de infaz indirimi, denetim ve açık cezaevi yolu gözükürse o zaman asıl sorun ortaya çıkar. Bilindiği üzere 01 Haziran 2005 sonrasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası alanlar 30 yıl indirimsiz kapalı ceza infaz kurumlarında tek başlarına bir koğuşta kalıyor.
Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası idam ile eşit bir cezadır.
ÇÖZÜM YOLU NEDİR?
Ülkemiz dünya geneline göre yeterince cezaevine sahip, daha fazla yeni cezaevi açılması, hadım yasası, idam, cezaların artması gibi öneriler hiçbir sorunu çözmüyor bu sorunların çözümü iyi bir eğitim, iyi bir ekonomi ve ahlaklı bir toplum. Bu üç madde dışında hiçbir adım kalıcı bir çözüm sağlamıyor. Zaten infaz düzenlemeleri (ortalama) 4 yılda bir yapılıp 60-100 bin civarında mahkumun tahliyesi sağlanıyor, sorun sadece 3-4 yıl ötelenmiş oluyor.
Bu konunun dışında; yazımızın başında belirttiğimiz 6545 sayılı yasa ile uyuşturucu ticaretinin cezası da 2 katına çıkarılmış ve infaz yasasındaki indirim oranı da 2/3'den 3/4'e çıkarılmıştı. 2014 yılında yapılan bu düzenlemenin üzerinden tam 10 yıl geçti ancak hala her hafta tonlarca uyuşturucu yakalanıyor, binlerce kişi uyuşturucu sattığı için tutuklanıyor. Uyuşturucu kullanan vatandaş sayısını ise net olarak bilmek imkansız.
Cezaların artması sorunu hiçbir anlamda çözmedi. Çünkü suç ayrımı yapılmaksızın suç işlenmesini azaltmanın tek yolu: "EĞİTİM, EKONOMİ VE AHLAK."