İsmail Saymaz'ın 'açık cezaevinden firar' yazısı hakkında açıklama
Gazeteci İsmail Saymaz'ın yabancı mahkumlar açık ceza infaz kurumlarından firar ediyor açıklaması ile ilgili bilinmeyenler özel haberimizde.
Gazeteci İsmail Saymaz'ın yazılarını bizlerde büyük beğeni ile takip ediyoruz. Açık ceza infaz kurumlarından firar eden yabancı uyruklu hükümlülerin neden olacağı tehlikeleri belirten yazısını bugün okuduk. Yazı çok güzel kaleme alınmış ancak eksik hususları biz tamamlayalım.
Açık ceza infaz kurumlarında jandarma perosneli görev almaz, beton duvarlar bulunmaz, firar etmek isteyen hükümlüye karşı üst düzey tedbirler yoktur. Zaten açık ceza infaz kurumu da hükümlülerin topluma hazırlandıkları, iş kollarında çalışıp meslek öğrendikleri kurumlardır. Tabiri caizse yapı itibariyle askeri birliklere büyük benzerlik gösterirler.
Ülkemizde gerçekleşen firar olaylarının yüzde 99.9'u açık ceza infaz kurumlarında yaşanır. Açık ceza infaz kurumuna ayrılan hükümlü zaten cezasının ciddi bir kısmını infaz etmiştir. Firar etse de kısa süre içerisinde yakalanır.
Terör hükümlülerinin açık ve denetimli serbestlik hakkı koşullu salıverilmelerine son 1 yıl kala gerçekleşir. Terör hükümlüleri açık ceza infaz kurumlarında bulunan diğer mahkumlarla karşılaştırılmamak için genellikle açık ceza infaz kurumuna gönderilmeden direkt denetimli serbestliğe gönderilir.
Bir terör hükümlüsünün denetimli serbestliğe veya açık ceza infaz kurumuna ayrılması için; ceza infaz kurumunda iyi halli olması, örgütten ayrılması ve kurum idaresi ile kurulları suç işlemeyeceğine ikna etmesi gerekiyor. T ve L Tipi ceza infaz kurumlarında adli mahkumların açık ceza infaz kurumuna ayrılması yoğunluktan dolayı detaylı incelenemese de, terör hükümlülerinin açık ceza infaz kurumuna ayrılması dosyaları ve son durumu didik didik edilerek incelenir.
Bu konuyla ilgili olarak 14 Aralık 2021 tarihinde yapmış olduğumuz özel haber için tıklayınız.
Hatta terör hükümlülerinin çok ciddi bir kısmı açık ceza infaz kurumuna ayrılamaz, bu konuda bazı medya kuruluşlarının da "siyasi mahkumların açık hakkı engellendi" yönünde yüzlerce asparagas haberi mevcuttur.
YABANCI HÜKÜMLÜLERİN AÇIK CEZAEVİNE AYRILMASI
Eskiden yabancı hükümlüler açık ceza infaz kurumuna ayrılmıyordu, 2017 yılında bu konu o kadar fazla gündeme geldi ki, bazı hukuk profesörleri ve muhalif medya da “insan hakları, eşitlik vb.” haberler ile yabancı hükümlülerin açık ceza infaz kurumlarına ayrılmamasını eleştirmişti.
Bu konuda yapılan bireysel başvuru sonucu bir hükümlü mahkemeyi kazanarak bu eşitsizliğin ortadan kalkmasını sağlamıştı. Yani yabancı hükümlülerin açık ceza infaz kurumuna ayrılması yasalara uygun. İsmail Saymaz’ın köşe yazısında bu konuda eksik bilgilendirme yapılmış, hükümlü ve tutuklular eşit haklara sahipler, çıkan yasalar hükümlüler arasında farklı şekilde uygulanamaz. (Yasa uygulanırken kişinin kimliğine bakılmaz)
Habere konu kişilerin adli kapsamında suç işleyen yabancı mahkumlar olduğu anlaşılmaktadır. Yabancı; taciz / tecavüz veya kasten öldürme hükümlüsünün tahliye edilmesi tehlike oluşturuyor da TC vatandaşı olan kişinin taciz / tecavüz veya kasten öldürme suçundan firarı tehlike oluşturmuyor mu? Tehlike için TC vatandaşı olma şartı aranmaz.
Gazeteci İsmail Saymaz’ın haklı olduğu nokta aslında bizce “Binlerce yıllık devlet geleneğine sahip, çağ açıp çağ kapatan bir milletin sahibi olduğu ülkede neden bu kadar yabancı var, yabancılar neden bu kadar fazla suç işliyor” hususudur.
adalet.tv / analiz