İnfaz ve koruma memurlarının izolasyon süreci uzayacak mı
Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve kısa sürede tüm dünyaya yayılan kovid-19 salgınına karşı alınan tedbirler de bu yaklaşımın doğal bir sonucu olarak cezaevlerinde eksiksiz olarak uygulanmaktadır.
Koronavirüs ile etkin ve süratli mücadele konusunda Bakanlığımızın aldığı tedbirler ile Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun tavsiyeleri doğrultusunda infaz hizmetleri hem aksatılmamış hem de hükümlü ve tutuklular ile personelin ve vatandaşlarımızın sağlığı azami düzeyde korunmuştur.
Sağlık Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulunun ceza infaz kurumlarına ilişkin tavsiye kararları, tedbirlere ilişkin kararların dayanağını ve gerekçesini oluşturmaktadır. Bu kapsamda alınan tedbirlere dair kararlar, Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü tarafından taşra teşkilatına ve ilgili kurumlara iletilmektedir.
Ülkemizde salgının ilk başladığı andan itibaren özverili ve vefakarca görev yapan infaz ve koruma başmemurları, infaz ve koruma memurları, sağlık personeli, cezaevi katipleri, teknisyen, şoför, aşçı ve diğer unvandaki personel özgürlüklerinden ve ailelerinden uzakta bir yaşam sürerek bu zorlu süreci en az etki ile yürütülmesinde büyük önem arz etmektedir.
CEZAEVLERİ BU NOKTADA ÇOK ÖNEMLİ
Salgının açıklanan rakamlar ve normalleşme süreci ile pozitif vaka sayısı binli rakamların üzerinde seyir etmekte, yoğun bakım ve solunum cihazına bağlı hasta sayısı giderek artmaktadır. Bu durum ceza infaz kurumlarındaki sürecin devam edip etmemesi sorusunu da sürekli olarak gündeme getirmektedir.
1982 Türkiye Cumhuriyet Anayasasının 17. maddesi "Herkes, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahiptir." Anayasanın 19. Maddesi: "Herkes, kişi hürriyeti ve güvenliğine sahiptir."
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 4. Maddesi ; "Ceza ve güvenlik tedbirlerinin infazı ile ulaşılmak istenilen temel amaç, öncelikle genel ve özel önlemeyi sağlamak, bu maksatla hükümlünün yeniden suç işlemesini engelleyici etkenleri güçlendirmek, toplumu suça karşı korumak, hükümlünün; yeniden sosyalleşmesini teşvik etmek, üretken ve kanunlara, nizamlara ve toplumsal kurallara saygılı, sorumluluk taşıyan bir yaşam biçimine uyumunu kolaylaştırmaktır."
Devletin özgürlükleri kısıtlanmış olan hükümlü ve tutukluların aynı zamanda görev yapan personelin, salgından korumak için Bilim Kurulu Tavsiyeleri doğrultusunda hareket edilmeli sosyal hayatta normalleşme sürecinin huzurevleri ve ceza infaz kurumu gibi devletin koruması altında olan yerlerde salgının bulaşmaması için tedbirlerinin azami şekilde devam ettirilmesinin büyük önem arz etmektedir.