Erzurum'da kurulan Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi'nde milyonlarca yıllık fosiller sergilenecek
- Müzede bitki, böcek, memeli hayvanlar, sürüngen gibi binlerce türün yanı sıra milyonlarca yıl öncesine ait fosiller ile dev mamut, dinozor ve balina replikası bulunuyor - Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi Müdürü Prof. Dr. Levent Gültekin: - "Henüz ülkesel boyutta biyoçeşitliliğe ait tüm koleksiyonların bir arada bulunduğu müze mevcut değil. Burası belki de ilk olacak"
İLHAMİ ERKILIÇ - Erzurum'da, Türkiye'nin dört bir yanından 60 yılda toplanan 250 bin birey ile 10 bin türden oluşan koleksiyonun yer aldığı ve bilimsel araştırmaların yapıldığı Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi, açılış için gün sayıyor.
Atatürk Üniversitesince Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde, kurulumu tamamlanma aşamasında olan müzenin yaz döneminde açılması planlanıyor.
Müzede, Doğu Anadolu başta olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından 60 yılda toplanan 250 bin birey, 10 bin türden oluşan koleksiyon özenle muhafaza ediliyor.
Dev mamut, dinozor ve balina replika koleksiyonlarının yanı sıra çok sayıda türden oluşan bitki, böcek, memeli hayvan, sürüngen, balık ve milyonlarca yıl öncesine ait fosilin bulunduğu müzede, üniversitenin öz kaynağı, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı'nın destekleriyle üst düzey bilimsel araştırmaların yapılması, biyoçeşitliliğin korunması ve eğitim anlamında topluma katkı sunulması hedefleniyor.
Atatürk Üniversitesi Biyoçeşitlilik Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Gültekin, AA muhabirine, hortumlu böcekler, Curculionidae familyası üzerinde tür çeşitliliği ve taksonomik (sınıflandırma) araştırmalar yürüttüğünü belirterek, yurtta bu gruba ait yaşayan türlerin teşhisi, yeni türlerin isimlendirilmesi ve bunların ekosistemdeki rollerini araştırdığını söyledi.
Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi Kurucu Müdürü Gültekin, Araştırma Merkezi ile müzeyi birlikte işlev sürdürecek şekilde tasarladıklarını ifade ederek, Doğu Anadolu, Türkiye ve komşu ülkeler de dahil olmak üzere uluslararası işbirliğiyle ülkemize ait bilimsel materyalleri, Atatürk Üniversitesinin sahip olduğu 60 yıllık koleksiyonları bir araya getirip modernize ettik. dedi.
Gültekin, Rektör Çomaklı'nın özel ilgi ve desteğiyle yürütülen büyük projeler kapsamında, Atatürk Üniversitesi Biyoçeşitlilik Bilim Müzesi'nin yaklaşık 5 yıl önce oluşturulmaya başlandığını belirtti.
Müzenin Doğu Anadolu Bölgesi, ülke ve komşu ülkelere de önemli katkı sağlayacağını vurgulayan Gültekin, şöyle devam etti:
Açılmaya yakınız, müzede özellikle böcek ve bitkilerden oluşan çok sayıda bilimsel koleksiyonlar var. Türkiye'ye ait fauna ve flora elemanlarını bir araya getirip hem araştırıcılara hizmet sunmak hem de ana sınıfından başlayarak tüm öğrencilere ve toplumun her kademesinden insanların bilgi alabileceği eğitim ünitelerimiz var. Şimdiden deneme amaçlı öğrenci gruplarının kabulüne başladık.
Böcek bilimci Gültekin, merkezde hayvanlar ve bitkiler alemi laboratuvarı ile taksonomi ve moleküler sistematik gibi temelde 4 laboratuvar olduğunu, uluslararası bilim insanlarıyla ortak araştırma yürütüp eğitim uygulama laboratuvarıyla topluma bilgi aktardıklarını kaydetti.
- Atatürk Üniversitesinin 60 yıllık bilimsel koleksiyonları müzede
Genç nesillere araştırmacılık ruhunu aşılamayı hedeflediklerini belirten Gültekin, Tür zenginliğinin en fazla olduğu dünyadaki 36 gen merkezinden üçü Doğu Anadolu'da üst üste çakışıyor, dolayısıyla Atatürk Üniversitesinin ciddi bilimsel birikimi ve koleksiyonları mevcuttur. Bunların da modernize edilip gelecek nesillere aktarılması gerekir. diye konuştu.
Birçok türün henüz keşfedilmediğini ve nesli tükenmekte olduğuna işaret eden Gültekin, Anadolu'da özellikle böceklerin de dahil olduğu omurgasız hayvanlara ait tür sayısının henüz tam olarak bilinmediğini söyledi.
- Avrupa'nın birçok müzesine eşdeğer nitelikte
Müzede sergi bağlamında fosil çeşitliliğine ait ülke ve yurt dışındaki müzelerden örnekler bulunduğunu ifade eden Gültekin, şunları kaydetti:
Milyonlarca yıl önce yaşamış canlı türler müzede, henüz ülkesel boyutta biyoçeşitliliğe ait tüm koleksiyonların bir arada bulunduğu müze mevcut değil. Burası belki de ilk olacak çünkü sahip olduğu koleksiyon küçümsenemeyecek düzeyde. Ülkeye ait tür çeşitliğinin bilimsel koleksiyon olarak neredeyse üçte birine sahibiz. Türkiye'de en müstesna, Avrupa'nın birçok müzesine eşdeğer nitelikte böcek ve bitki sergilerimiz var.