Depremzedeler, evlerinin kapılarını kendilerine açan gurbetçilere minnettar
- "Asrın felaketi" olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 6 aile, kendilerini evlerinde misafir eden Aksaraylı gurbetçilerin destekleriyle yaşadıkları zorlu günlerin yaralarını sarmaya çalışıyor - Kahramanmaraş'taki evleri hasar gören Nevzat Ataç: - "Erzak, yiyecek, içecek hepsini karşılıyorlar. Yani bir dediğimizi iki etmediler. İnanır mısınız mahcubiyetten yerin dibine giriyoruz. Bu gönlü büyük insanların bu davranışı bizleri o kadar mutlu etti ki, yaşadığımız acı hafifledi"
ZEKERİYA KARADAVUT - Aksaraylı gurbetçiler, asrın felaketi olarak nitelenen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 6 aileye evlerinin kapısını açtı.
Felaketin ardından depremzedelere yardım etmek isteyen iş insanı Yücel Acun, gurbetçi kardeşleri, yeğenleri ve kayınbiraderini arayarak boş olan evlere depremden etkilenenleri yerleştirme önerisinde bulundu.
Yakınlarının öneriye destek vermesi üzerine sosyal medya hesaplarından, depremde evleri yıkılan veya hasar gören aileleri misafir edebileceklerini duyuran Acun'a birçok aile dönüş yaptı.
Acun, deprem bölgesinden gelen 6 aileyi evlere yerleştirip, tüm ihtiyaçlarını da karşılıyor.
- Şimdi geçecek' diyerek bekledik ama uzun sürdü, korkunç bir andı
Ailesiyle Kahramanmaraş'tan gelen 65 yaşındaki Nevzat Ataç, AA muhabirine, depreme uykuda yakalandıklarını, ilk anda hafif bir sallantının meydana geldiğini söyledi.
Depremin şiddetinin gittikçe arttığını anlatan Ataç, Şimdi geçecek' diyerek bekledik ama uzun sürdü, korkunç bir andı. Daha önce böyle bir felaket görmedim. Evimizden çıkarken bir daha başladı. Tekrar yere yatarak tedbirimizi aldık. Sarsıntı bitince dışarı çıkabildik. Kar yağıyor ve aşırı derecede soğuk vardı. Arabaların içinde sabahladık. Gün aydınlanınca, apartmanların yıkıldığını gördük. Her taraf enkaza dönüşmüştü. Sesler geldi, ulaşamadık. Sözün bittiği yerdi. ifadesini kullandı.
- Bu ailelere minnettarlığımızı kelimelerle ifade edemiyoruz
Ataç, sosyal medyadan Aksaray'da gurbetçi ailelerin evlerini depremzedelere açtıkları yönünde bir paylaşım görünce hemen aradığını dile getirdi.
Görüştüğü kişinin Aksaray'a daveti üzerine yola çıktıklarını belirten Ataç, şöyle devam etti:
14 saat süren yolculuğunun ardından Aksaray'a geldik. Allah bize kapılarını açanlardan razı olsun, ne muradı varsa versin. Bize yuvalarını açtılar, başımızı sokacak sıcacık bir yuva verdiler. Sırtımızı yaslayacak bir duvar verdiler. Bizlerin manevi desteğe ihtiyacı var. Erzak, yiyecek, içecek hepsini karşılıyorlar. Yani bir dediğimizi iki etmediler. İnanır mısınız mahcubiyetten yerin dibine giriyoruz. Bu gönlü büyük insanların bu davranışı bizleri o kadar mutlu etti ki, yaşadığımız acı hafifledi. Bu ailelere minnettarlığımızı kelimelerle ifade edemiyoruz. Bizim kapımızı çalıp, güler yüz göstermeleri en büyük desteğimiz oluyor. Bizlere yuvalarını açan herkesten Allah razı olsun. Biz buradayız ama aklımız hep enkaz altındaki akrabalarımız, dostlarımızda.
Depremzedelerden Fatma Ataç ise anne ve babasının bakıma muhtaç durumda olduğunu, depremin ardından çok zor duruma düştüklerini belirterek, Biz geldik burada misafiriz ama aklımız hala memleketimizdeki zorluk çekenlerde. Biz buraya gelmekten bile suçluluk duyuyoruz. Bizlere sağlanan bu imkanı çok güzel düşünmüşler. dedi.
- Şu anda insanlık sınav veriyor
Hayırsever iş insanı Acun da daireleri depremzede kardeşlerinin hizmetine vererek, sürece bir nebze katkıda bulunduklarını söyledi.
Bir aileyi daha köydeki evlerine yerleştireceklerini anlatan Acun, şunları kaydetti:
Biz bunu Allah rızası için yapıyoruz. Sadece kardeşlerimize yardımcı olmak istiyoruz. Tüm ihtiyaçlarını, elektrik ve doğal gaz faturaları da dahil karşılayacağız. Yani şu anda insanlık sınav veriyor. Ülkeme, milletimize bir faydamız olmayacaksa zenginliğimizin veya evlerimizin ne anlamı var. Misafirlerimiz geliyor diye işe bile gitmiyorum. Misafirlerimizi hiç yalnız bırakmıyoruz, sürekli onların yanındayız. Çok zor bir süreçten geçiliyor, Bir kişinin bile bu soğuklarda üşümesini engellersek ne mutlu bize. Bunu insanlık vazifesi olarak görüyorum. Kardeşlerimize yardımcı olmak için elimizden geleni yapalım.