Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, Fransa'nın sömürgecilik siyasetini eleştirdi:
- "Fransa, sömürgecilik politikaları ve yaptığı soykırımlar nedeniyle ilgili ülkelerden özür dilemelidir" - "Cezayir kökenli 17 yaşındaki gencin polis tarafından vahşice katledilmesi, bu ülkedeki ırkçılık ve İslam karşıtlığının göstergesidir" - "Fransa, Korsika dilini yasaklıyor fakat kendisini Azerbaycan'daki Ermeni azınlığın savunucusu gibi gösteriyor. Bu ikiyüzlülüktür"
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Fransa'nın sömürgecilik siyasetini eleştirerek, Fransa, sömürgecilik politikaları ve yaptığı soykırımlar nedeniyle ilgili ülkelerden özür dilemelidir. çağrısında bulundu.
Aliyev, başkent Bakü'de düzenlenen Bağlantısızlar Hareketi Koordinasyon Bürosu Bakanlar Toplantısı'nın açılışında konuştu.
Bağlantısızlar Hareketi'nin dünya meselelerinde daha ön planda olması gerektiğini söyleyen Aliyev, uluslararası kuruluşların, özellikle de Birleşmiş Milletlerin (BM) beklentileri karşılamadığını ifade etti.
Aliyev, BM'de ciddi ıslahatların yapılması kaçınılmazdır. BM Güvenlik Konseyi (BMGK) geçmişin kalıntısıdır ve mevcut realiteyi yansıtmıyor. Biz, BMGK'de daha fazla ülkenin yer almasından ve coğrafi olarak adil olması için kapsamının genişlemesinden yanayız. BMGK'de Bağlantısızlar Hareketi'ne bir daimi yer verilmelidir. İslam İşbirliği Teşkilatı ve Afrika Birliğinin dönem başkanı ülkeler BMGK'nin veto hukukuna sahip üye kısmında yer almalıdır. dedi.
Azerbaycan olarak neokolonyalizm eğilimlerinin artmasından rahatsız olduklarını belirten Aliyev, Bağlantısızlar Hareketi'nin, geçmişin bu utanç verici mirasına karşı kararlılıkla mücadele etmesi ve tamamen ortadan kaldırılması için katkı sunması gerektiğini vurguladı.
Aliyev, Neokolonyalizmi hala sürdüren ülkelerden biri Fransa'dır. Fransa'nın Avrupa dışında yönettiği araziler, Fransız sömürgeciliğinin iğrenç kalıntılarıdır. Fransa, Komorlar Birliğinin Mayotte Adası üzerindeki egemenliğine ve Yeni Kaledonya halkının hukuklarına saygı göstermelidir. diye konuştu.
Fransa'nın soykırımlar da yaptığını hatırlatan Aliyev, Kendini insan hakları savunucusu olarak takdim eden Fransa, hala diğer ülkelerin iç işlerine karışmaktadır. Fransa ordularının Mali ve Burkino Faso'dan çıkarılması neokolonyalizm politikasının başarısız olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Fransa, Azerbaycan'ın Karabağ bölgesinde Ermeni ayrılıkçılığını destekleyerek, Güney Kafkasya'da da aynı çirkin tecrübeyi uygulamaya çalışıyor. ifadelerini kullandı.
Aliyev, Fransa'nın 20. yüzyılın ikinci yarısında sömürgelerinde nükleer silah denemeleri yaparak çevreye büyük zararlar verdiğini belirterek, Fransa, sömürgecilik politikaları ve yaptığı soykırımlar nedeniyle ilgili ülkelerden özür dilemelidir. Birkaç gün önce Niderland Kralı, ülkesinin sömürgecilik geçmişi dolayısıyla resmen özür diledi. Biz Fransa'ya da özür dileme çağrısında bulunuyoruz. Geç yapılan, hiçbir zaman yapılmayandan iyidir. Ataları sömürgecilik siyasetine maruz kalan, köleleştirilen ve küçük düşürülen milyonlarca insandan özür dilenmesi Fransa'nın tarihi günahının itirafının yanı sıra 17 yaşındaki gencin vahşice öldürülmesi sonrasında karşı karşıya kaldığı derin siyasi, sosyal ve insani krizin sonuçlarının giderilmesine yardımcı olur. değerlendirmesinde bulundu.
Fransa basınında ve sosyal medyasında azınlıklara karşı ırkçı yayın ve açıklamaların artmasına dikkati çeken Aliyev, Cezayir kökenli 17 yaşındaki gencin polis tarafından vahşice katledilmesi, bu ülkedeki ırkçılık ve İslam karşıtlığının göstergesidir. Fransa, Korsika dilini yasaklıyor fakat kendisini Azerbaycan'daki Ermeni azınlığın savunucusu gibi gösteriyor. Bu ikiyüzlülüktür. Fransa hükümeti başkalarına akıl öğretme yerine kendi ülkesindeki tedirginlik verici eğilimlerle mücadele etmelidir. dedi.