AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, Türk Ceza Kanunu ile çeşitli kanunlarda değişiklik öngören yeni kanun teklifinin ayrıntılarını kamuoyuyla paylaştı. Teklifin ana çerçevesi, akıl hastalığı nedeniyle suç işleyen kişilerin toplum güvenliği açısından uygun şekilde rehabilite edilmesini ve bu kişilerin kontrolsüz biçimde toplum hayatına dönmesinin önüne geçilmesini hedefliyor.
Güler, özellikle "kısmi akıl hastası" olarak adlandırılan kişilerin mahkûm oldukları cezaları cezaevinde infaz etmeleri, bunun yanı sıra akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin de uygulanması gerektiğini belirtti. "Tam akıl hastası" kategorisindeki hükümlülerin ise sağlık kurumlarında geçirdikleri sürenin belirsizliğine dikkat çeken Güler, bu kişilerin tedavi sürecinin mutlaka belirli bir süreyle sınırlandırılması ve toplum açısından tehlikeliliğin ortadan kalkmadan serbest bırakılmamaları gerektiğini vurguladı.
Anayasa Mahkemesi'nin çeşitli dönemlerde verdiği iptal kararlarını hatırlatan Güler, kanun teklifinde internet yayıncılığı ve hakaret suçlarına ilişkin önemli değişikliklere yer verdiklerini belirtti.
Teklifle birlikte:
İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanun'da AYM kararlarına uyum sağlanıyor.
Yüze karşı veya gıyapta işlendiği fark etmeksizin hakaret suçları, ön ödeme kapsamına alınıyor.
Uzlaştırma kapsamından çıkarılarak, yargılama sürecinin daha net ve hızlı işlemesi hedefleniyor.
Bu düzenlemeyle hakaret suçlarında pratik, öngörülebilir ve daha adil bir süreç oluşturulması amaçlanıyor.
Teklifin dikkat çeken bölümlerinden biri de bölge adliye mahkemelerinin "karar bozma" yetkisine ilişkin değişiklikler oldu. Güler, artık bölge adliye mahkemelerinin, kararın gerekçesinin bulunmaması veya savunma hakkının kısıtlanması gibi durumlarda daha hızlı şekilde bozma kararı verebileceğini söyledi. Bu düzenlemenin, yargılamaların hızlanmasına ve mahkemelerin iş yükünün azaltılmasına katkı sunması bekleniyor.
Güler, borçluların yakın hısımlarıyla yaptığı bazı tasarrufların bağış olarak kabul edilmesine ilişkin düzenlemenin de revize edildiğini belirtti. Yeni teklif, söz konusu işlemlerin aksinin ispatına imkân tanıyarak borç ilişkilerinde daha şeffaf ve adil bir sistem kurulmasını amaçlıyor.
Anayasa Mahkemesi'nin avukatlara ilişkin bazı disiplin hükümlerini iptal ettiğini hatırlatan Güler, bu nedenle Avukatlık Kanunu'nda düzenleme yapıldığını ve disiplin süreçlerinin yeniden yapılandırıldığını ifade etti.
Güler, kamuoyunda "Kovid-19 düzenlemesi" olarak bilinen ve kapalı cezaevlerinden daha erken ayrılma hakkı tanıyan infaz uygulamasına yönelik eleştirilerin kendilerine ulaştığını belirterek, bu düzenlemenin kapsamının yeniden belirlendiğini açıkladı.
Yeni teklife göre:
31 Temmuz 2023 ve öncesinde işlenen suçlar için hükümlüler, kapalı cezaevinden 3 yıl daha erken açık cezaevine geçebilecek.
Açık cezaevinde bulunan hükümlüler ise 3 yıl daha erken denetimli serbestliğe ayrılabilecek.
Güler, "Bu düzenlemeyle eşitlik ilkesini hayata geçiriyoruz. Önceden yalnızca belirli hükümlüler yararlanabiliyordu. Artık kapsam genişletilerek adil bir uygulama sağlıyoruz." ifadelerini kullandı.
Düzenlemenin bir "af" olmadığını vurgulayan Güler, düzenlemenin ilk etapta cezaevinde bulunan 54-55 bin hükümlüyü ilgilendirdiğini, önümüzdeki bir yıl içinde mahkûmiyetleri kesinleşenlerle birlikte bu sayının 80-90 bine çıkabileceğini söyledi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in, İmralı'ya gidecek heyetle ilgili iddialarını da yanıtlayan Güler, söz konusu iddiaları "yalan" olarak nitelendirdi. Bu sürecin son derece ciddi şekilde yönetildiğini vurgulayan Güler, AK Parti'nin yetkililerinin kamuoyunca bilindiğini söyleyerek şu ifadeleri kullandı:
"Türkiye'nin 50 yıllık terör meselesini çözmek için büyük bir özenle çalışıyoruz. Lütfen bu süreci basitleştirmesinler. Kimsenin bu meseleyi magazin malzemesi yapmasına izin vermeyiz."
Güler, teklifin bütçe görüşmelerinin ardından Genel Kurul gündemine gelebileceğini belirterek konuşmasını tamamladı.