Adalet Bakanından 'düşünce özgürlüğü' açıklaması
Adalet Bakanından 'düşünce özgürlüğü' açıklaması geldi.
Editör: adalet.tv
04 Aralık 2024 - 15:58
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, çocukların her türlü istismardan korunması gerektiğini vurgulayarak, “Çocuklar geleceğimiz, dolayısıyla çocuklarımızı duygusal, fiziksel, psikolojik, cinsel her türlü istismara karşı korunmak için ne gerekiyorsa yapmalıyız.” dedi.
Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de WeProtect Küresel Zirvesi 2024’e katılan Adalet Bakanı Tunç, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin çocukların cinsel istismardan korunması için başta Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi olmak üzere Lanzarote Sözleşmesi gibi sözleşmelere imza atmış bir ülke olduğunu kaydetti.
Bakan Tunç, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki kardeşlik ruhunun, dayanışma ve güçlü iletişimin bölgesel ve küresel konularda da ön plana çıktığını söyledi.
ÇOCUKLAR HUSUSUNDA ULUSLARARASI SİSTEME GÖREVLER DÜŞÜYOR
Düzenlenen zirvenin önemini anlatan Bakan Tunç, çocukların korunmasının çok önemli olduğunu vurguladı. Bakan Tunç,” Özellikle dijital çağda çocukları korumak gittikçe zorlaşıyor. Onlar çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız kesim, dolayısıyla onların korunmasına sadece ailelerine bırakmak yetmiyor, devletin ve uluslararası sistemin de çocukların korunması konusunda çok önemli görevler yerine getirmesi gerekiyor. Bu konuda WePROTECT Küresel ittifakını tebrik ediyoruz. Biz de Türkiye olarak katkı sağlamak isteriz.” ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARIMIZI HER TÜRLÜ İSTİSMARDAN KORUMAK GEREKİYOR
“Çocuklar geleceğimiz dolayısıyla çocuklarımızın her türlü istismarına gerek duygusal gerek fiziksel gerek psikolojik gerek cinsel istismardan korunmak için ne gerekiyorsa yapmalıyız” diyen Adalet Bakanı Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü;
“Türkiye olarak başta Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi olmak üzere Lanzarote Sözleşmesi çocukların cinsel istismardan korunmasına ilişkin tüm bunlara imza atmış bir ülkeyiz. Ülkemiz kanunlarında da özellikle başta anayasamızda 2010 yılında yapılan değişiklikle çocukların korunması konusunu daha ayrıntılı bir şekilde düzenledik ve bu konuda devletin alması gereken tedbirlere vurgu yaptık. Yine internetin zararlı yayınlarından çocukların korunabilmesiyle ilgili olarak bir kanunumuz var, 2007 yürürlüğe konulan ve sonrasında da giderek ihtiyaçlar karşısında güncellediğimiz bir kanunumuz. Bunun uygulanması konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
Adalet Bakanı Tunç, devletlerin tek başına küresel konuda mücadele etmesinin kolay olmadığını belirterek, “Özellikle çocuk istismarı, internette işlenen suçlar, sanal alemde yapılan bir hareket eğer bir ülkenin kanununa göre suçsa onun cezalandırılması söz konusu, yoksa orada hukuktan bahsedemeyiz.” diye konuştu.
DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ, İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KONUSUNDA HASSASIZ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, düşünce ve ifade özgürlüğü konusuna da değinerek, şöyle konuştu:
“Bu konularda hassasız ama suç işlenmesinin önlenmesi de hepimizin görevi. Dolayısıyla bu konuda şirketlerle ortak çalışmak istiyoruz. Çocuklarımızı korumak için buna ihtiyacımız var.
Bir ülkenin mahkeme kararı varsa eğer siz de o ülkede yayın yapıyorsanız ki o yayına, o ülkenin imkanlarıyla yapıyorsunuz. O ülkenin oluşturduğu internet alt yapısıyla uydu imkanlarıyla yapıyorsunuz. Dolayısıyla o ülkenin bir mahkeme kararı olduğunda o kararı gecikmeksizin uygulamak da hukukun gereği.
Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de WeProtect Küresel Zirvesi 2024’e katılan Adalet Bakanı Tunç, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin çocukların cinsel istismardan korunması için başta Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi olmak üzere Lanzarote Sözleşmesi gibi sözleşmelere imza atmış bir ülke olduğunu kaydetti.
Bakan Tunç, Türkiye ile Birleşik Arap Emirlikleri arasındaki kardeşlik ruhunun, dayanışma ve güçlü iletişimin bölgesel ve küresel konularda da ön plana çıktığını söyledi.
ÇOCUKLAR HUSUSUNDA ULUSLARARASI SİSTEME GÖREVLER DÜŞÜYOR
Düzenlenen zirvenin önemini anlatan Bakan Tunç, çocukların korunmasının çok önemli olduğunu vurguladı. Bakan Tunç,” Özellikle dijital çağda çocukları korumak gittikçe zorlaşıyor. Onlar çevresindeki tehlikelere karşı en savunmasız kesim, dolayısıyla onların korunmasına sadece ailelerine bırakmak yetmiyor, devletin ve uluslararası sistemin de çocukların korunması konusunda çok önemli görevler yerine getirmesi gerekiyor. Bu konuda WePROTECT Küresel ittifakını tebrik ediyoruz. Biz de Türkiye olarak katkı sağlamak isteriz.” ifadelerini kullandı.
ÇOCUKLARIMIZI HER TÜRLÜ İSTİSMARDAN KORUMAK GEREKİYOR
“Çocuklar geleceğimiz dolayısıyla çocuklarımızın her türlü istismarına gerek duygusal gerek fiziksel gerek psikolojik gerek cinsel istismardan korunmak için ne gerekiyorsa yapmalıyız” diyen Adalet Bakanı Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü;
“Türkiye olarak başta Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi olmak üzere Lanzarote Sözleşmesi çocukların cinsel istismardan korunmasına ilişkin tüm bunlara imza atmış bir ülkeyiz. Ülkemiz kanunlarında da özellikle başta anayasamızda 2010 yılında yapılan değişiklikle çocukların korunması konusunu daha ayrıntılı bir şekilde düzenledik ve bu konuda devletin alması gereken tedbirlere vurgu yaptık. Yine internetin zararlı yayınlarından çocukların korunabilmesiyle ilgili olarak bir kanunumuz var, 2007 yürürlüğe konulan ve sonrasında da giderek ihtiyaçlar karşısında güncellediğimiz bir kanunumuz. Bunun uygulanması konusunda da çalışmalarımızı sürdürüyoruz.”
Adalet Bakanı Tunç, devletlerin tek başına küresel konuda mücadele etmesinin kolay olmadığını belirterek, “Özellikle çocuk istismarı, internette işlenen suçlar, sanal alemde yapılan bir hareket eğer bir ülkenin kanununa göre suçsa onun cezalandırılması söz konusu, yoksa orada hukuktan bahsedemeyiz.” diye konuştu.
DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ, İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ KONUSUNDA HASSASIZ
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, düşünce ve ifade özgürlüğü konusuna da değinerek, şöyle konuştu:
“Bu konularda hassasız ama suç işlenmesinin önlenmesi de hepimizin görevi. Dolayısıyla bu konuda şirketlerle ortak çalışmak istiyoruz. Çocuklarımızı korumak için buna ihtiyacımız var.
Bir ülkenin mahkeme kararı varsa eğer siz de o ülkede yayın yapıyorsanız ki o yayına, o ülkenin imkanlarıyla yapıyorsunuz. O ülkenin oluşturduğu internet alt yapısıyla uydu imkanlarıyla yapıyorsunuz. Dolayısıyla o ülkenin bir mahkeme kararı olduğunda o kararı gecikmeksizin uygulamak da hukukun gereği.
FACEBOOK YORUMLAR