5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi

Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar, "Modern dünyanın, küreselleşen kültürün, kadınlar üzerinde bir baskısından da söz ediyoruz. Güzellik baskısı veya hem çalışacaksın hem evine bakacaksın, her anlamda mükemmel olacaksın gibi çeşitli baskılar var." dedi.

Bayraktar, KADEM tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde, Anadolu Ajansının global iletişim ortaklığında düzenlenen 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi'nde gazetecilere yaptığı açıklamada, KADEM olarak, kadın ve adalet zirvelerinin bu yıl beşincisini yaptıklarını ve temanın "Kültürel Kodlar ve Kadın" olduğunu söyledi.

Kültürlerin bütün toplumların devamı için kimliklerini korumaları ve birlikte huzurlu bir şekilde var olmaları için en kıymetli varlıklar olduğunu dile getiren Bayraktar, "Fakat ne yazık ki bu kültürlerin içinde zaman zaman toplumun bazı kesimlerini mağdur eden bazı kodlar ve uygulamalar da taşınabiliyor. Öncelikle bunların insan yapımı, insan üretimi uygulamalar olduğunu görerek, kabul ederek burada masaya yatırmamız gerektiğini düşündük ve bu zirvemizin de hedefi bu." diye konuştu.

Zirveye 17 ülkeden 26 konuşmacının katıldığını anlatan Bayraktar, zirvede İngiltere'den Kral Danışmanı Sultana Tafadar, Amerika'dan Dünya Başörtüsü Günü kurucusu Nazma Khan ve Afganistan'dan siyasetçi Fatima Gailani gibi birçok konuşmacının olduğunu belirtti.

Kültürel kodlardan ne kastedildiğini açıklayan Bayraktar, şöyle konuştu:

"Tabii malumunuz kadına yönelik şiddetle ilgili veya kadınların toplumun çeşitli alanlarında yeterince temsil edilmiyor oluşuyla ilgili... Bunların arkasında her şeyden önce kültürel kodlar ve bazı toplumsal normlar olduğunu görüyoruz ve bunlarla yüzleşmeden, bunları deşmeden aslında bu problemleri de aşamayacağımızı görüyoruz. Tabii ki bu kültürel kodlar sadece geleneksel anlamda gerçekleşmiyor, sadece geleneksel kodları kastetmiyoruz. Modern dünyanın, küreselleşen kültürün, kadınlar üzerinde bir baskısından da söz ediyoruz. Güzellik baskısı veya hem çalışacaksın hem evine bakacaksın, her anlamda mükemmel olacaksın gibi çeşitli baskılar var... Kadının nasıl giyindiğiyle ilgili de... Şu anda Fransa'da hala bugün de Avrupa'nın ortasında, çeşitli şehirlerinde plajlara veya yüzme havuzlarına haşemalı kadınların sokulmadığını, devlet tarafından bir yasakla bunun engellendiğini görüyoruz. Tabii ki bunların da arkasında biz biliyoruz ki kadına yönelik ayrımcı kültürel kodlar var ve bunları mutlaka konuşmalıyız."