4. Yargı Paketi, TBMM'de Komisyonda kabul edildi

Kamuoyunda 4. Yargı Paketi olarak bilinen Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. Kanunun TBMM'den geçtikten sonra Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe girmesi bekleniyor.

4. Yargı Paketi, TBMM'de Komisyonda kabul edildi
Editör: adalet.tv
23 Haziran 2021 - 18:22
Yargı alanında yeni gelişmeler gelmeye evam ediyor. Kamuoyunda 4. Yargı Paketi olarak bilinen Ceza Muhakemesi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. Yargı paketinin kısa süre içerisinde TBMM'den geçmesi bekleniyor.

4 KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPAN 27 MADDEDEN OLUŞUYOR

Yargı Reformu Strateji Belgesi'nin açıklandığı günden bugüne, önemli reformların hayata geçirildiğini anlatan Muhammet Emin Akbaşoğlu, "1. Yargı Paketi'yle ifade özgürlüğü ve onarıcı adalet kapsamında mağdur hakları güçlendirilmiş, hak arama yolları genişletilmiş, soruşturma evresinde tutuklama süreleri sınırlandırılmış, seri muhakeme ve basit yargılama gibi alternatif usuller ceza muhakememizde yerini almıştır. 2. Yargı Paketi'yle de koşullu salıverilme oranları yeniden belirlenmiş, özel infaz usulleri geliştirilmiş ve infaz hakimliği müessesi güçlendirilmiştir. 3. Yargı Paketi'yle de hukuk yargılamalarının daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesine imkan sağlayan düzenlemelere yer verilmiştir'' diye konuştu.

Muhammet Emin Akbaşoğlu, Yargı Reformu Strateji Belgesi ve İnsan Hakları Eylem Planı'ndaki amaç ve hedefler doğrultusunda faaliyetlerin yürütüleceğini, bunların yol haritası olarak esas alınacağını bildirdi. Bu doğrultuda 4. Yargı Paketi'ni hazırladıklarını belirten Akbaşoğlu, 4. Yargı Paketi ile Ceza Muhakemesi, Türk Ceza, İdari Yargılama Usulü ve Anayasa Mahkemesi kanunları olmak üzere 4 kanunda değişiklik yapıldığını ifade etti. Kanun teklifinin 27 maddeden oluştuğuna işaret eden Akbaşoğlu, şu değerlendirmeyi yaptı:44
"Teklifle yargı bağımsızlığı ve adil yargılama hakkının güçlendirilmesi, hukuki öngörülebilirlik ve şeffaflığın geliştirilmesi, kişinin maddi ve manevi bütünlüğü, özgürlüğü ve güvenliği ile özel hayatının korunmasında daha etkin adımların atılması, insan hakları konusunda üst düzey idari ve toplumsal farkındalığın artırılması amaçlarına yönelik öncelikli faaliyetlerin gerçekleştirilmesi hedeflenmektedir. Böylece İnsan Hakları Eylem Planı'nda yer alan amaçları gerçekleştirmek noktasında önemli bir adımı daha atmış oluyoruz."

İDARENİN CEVAP VERME SÜRESİNİ 30 GÜNE İNDİRİYORUZ

İdarenin 60 günde cevap verme süresini, 30 güne indireceklerini açıklayan Akbaşoğlu, idari yargıya başvurma süresinin ise vatandaş yönünden aynen devam ettiğini, 60 günlük hak süresinin de korunduğunu söyledi.

Bilişim suçları ile banka ve kredi kartlarına ilişkin suçlarda mağdurun oturduğu yer mahkemesinin de yetkili olacağını dile getiren Akbaşoğlu, kolaylaştırıcı bir düzenleme getirdiklerini dile getirdi.

Muhammet Emin Akbaşoğlu, tebligatlar, dosyada varsa tüm taraflara ayrıca telefon, telgraf, e-posta gibi yollarla da bildirilmesini ilave bir düzenleme olarak sunduklarını kaydetti.

 BOŞANDIĞI EŞE KARŞI İŞLENEN SUÇLAR AĞIRLAŞTIRICI NEDEN OLACAK

"Kadına yönelik şiddete karşı mücadelemizi çok yönlü ve bütüncül bir yaklaşımla ve sıfır tolerans ilkesiyle yürütüyoruz. Ülkemizde tek bir kadının dahi şiddete uğramasına asla ve kata tahammülümüzün olmadığını bir kez daha yineleyerek bunu Ceza Kanunundaki düzenlememizle somut bir hale dönüştürüyoruz. Türk Ceza Kanunu'nda yer alan kasten öldürme, yaralama, eziyet ve kişi hürriyetinden yoksun bırakma suçlarıyla ilgili boşanılan eşe karşı, bu suçların işlenmesi durumunda nitelikli hal olarak ceza artırımına neden olacağı somut bir düzenlemeye bağlanıyor."

TUTUKLANABİLME İÇİN KUVVETLİ SUÇ ŞÜPHESİ SOMUT DELİLLERE DAYANACAK

Muhammet Emin Akbaşoğlu, ifadesi alınmak amacıyla yakalan kişi mesai saatleri dışında ve tatil günlerinde belirtilen tarihte, ilgili yargı merciinde olacağını taahhüt ederse her yakalama emri için bir kez geçerli olmak üzere Cumhuriyet Savcısı tarafından serbest bırakılmasının emredilebileceğini, yargı merciine gitmemesi halinde bin TL idari para cezası verileceğini bildirdi.

Katalog suçlarda bir kişinin tutuklanabilmesi için kuvvetli suç şüphesinin somut delillere dayanması gerektiğine ilişkin bir düzenlemeyi de getirdiklerini ifade eden Akbaşoğlu, "Tutuklama kararlarında adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağını gösteren delillerle ilgili de eğer adli kontrole değil de tutuklamaya karar verilecekse niçin adli kontrol kararı verilmediğinin gerekçesinin de bu kararlarda yer alması gerektiğine ilişkin bir düzenlemeyi getiriyoruz" dedi.

ADLİ KONTROL: KONUTTA GEÇEN İKİ GÜN CEZANIN MAHSUBUNDA BİR GÜN OLACAK

4. Yargı paketinin en önemli maddelerinden birisi de adli kontrol tedbirinde geçen sürelerin cezadan mahsup edilmesi olacak. Akbaşoğlu, konutunda bulunmayı gerektiren adli kontrol uygulamasında, konutta geçen iki gün, cezanın mahsubunda bir gün olarak hesaplanacağını dile getirerek "Şüpheli veya sanığın adli kontrol yükümlülüğünün devam edip etmemesine en geç dört ayda bir soruşturma evresinde Cumhuriyet Savcısının talebi üzerine sulh ceza hakimi, kovuşturma evresinde ise resen mahkemece karar verileceği hüküm altına alınıyor" dedi.

Adli kontrol altında geçecek süre, ağır ceza mahkemesinin görev alanına girmeyen işlerde en çok 2 yıl olarak belirleneceğini, bu sürenin zorunlu hallerde gerekçesi gösterilerek bir yıl daha uzatılabileceğini anlatan Akbaşoğlu, "Ağır Ceza Mahkemesinin görev alanına giren işlerde ise adli kontrol süresi en fazla üç yıl. Bu süre zorunlu hallerde gerekçesi de gösterilerek 3 yıl daha uzatılabilecek. Terör suçlarında ise bu uzatma süresi en fazla dört yıl olacak" dedi.

"Tespit ve dinlemeye ilişkin kayıtlar, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmesi durumunda Cumhuriyet Savcısı denetiminde yok ediliyordu. Bununla beraber bir beraat kararı söz konusu olduğunda, bu kayıtlar hakimin denetiminde yok edilecek. Bu durum ilgilisine 15 gün içinde yazılı olarak bildirilecek. Savcılıkça hazırlanan iddianamede ilgiliye atfedilen suçu oluşturan olaylar ve suçun delilleriyle ilgisi bulunmayan bilgilere yer verilmeyecek. Adalete daha kolay erişim amacıyla iddianameye ilişkin bilgiler ve duruşma tarihi sanığa ayrıca telefon, faks, e-posta gibi araçlarla bildirilecek. Bu bildirim ayrıca suçun mağduruna ve şikayetçiye de aynı usulle yapılacak. Hem sanığa hem mağdura iddianame mutlaka bu tebligatlarla da ulaştırılmış olacak." dedi.

Seri muhakeme usulüne (Basit yargılama) ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) verdiği karara istinaden yeni düzenlemeler getirildiğine dikkat çeken Muhammet Emin Akbaşoğlu, Sulh Ceza Hakimliğinin tutuklama ve adli kontrole ilişkin verdiği karara karşı itirazların, Asliye Ceza Mahkemesine (ASCM) yapılacağını belirtti. Yeni yargı paketi şimdiden ülkemize hayırlı olsun.

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum